31 Aralık 2009 Perşembe
2010'DA HERKESE...
Huzurlarınızda: CESARET!
Ha çıktı, ha çıkacak derken; geçtiğimiz hafta içerisinde Galatasaray Store, sezonun 4. ve belki de en güzel formasını biz forma tutkunlarını daha fazla bekletmeden ve henüz hiçbir maçta giyilmeden, satışa çıkardı...
Formamız, 2288 formamız ile aynı kalıba ve aynı kumaşa sahip... Bu kumaş, pek çoğunuzun da bildiği gibi, Parçalı ve Beyaz formamızda kullanılandan oldukça farklı, değişik bir dokuma tekniğine sahip, daha parlak bir yapıya sahip. Adidas'ın Avrupa'dan takımlara yapmış olduğu formalarda, daha hafif, esnek, mat kumaşları tercih etmesine rağmen, bizim hem 2288, hem de Kırmızı formamızda, diğer takımlarda pek göremediğimiz ve bize 90'lı yıllardaki formaları hatırlatan bir kumaş tercih edilmiş.
Bu kumaş bence kesinlikle çok daha güzel duruyor ve hatta keşke diyorum, parçalı formamız da böyle bir kumaş ile yapılmış olsaydı... Kırmızının gerçek tonu, üzerindeki sarının harika uyumu ile bütünleşmiş ve ortaya gerçekten etkileyici, harika gözüken bir forma çıkmış.
Pek çok kimsenin aksine, ben Türk Telekom ve Avea yazılarının formada beyaz olarak yer almasına karşı değilim, hatta böyle olmalı. Bu yazılar da sarı olsaydı, forma üzerinde sarının fazla kullanımı söz konusu olurdu diye düşünüyorum. Adidas'ın klasik üç çizgisi, logosu; kollardaki sarı biyeler ve üç yıldızımızdaki sarılar bence yeterli olmuş. Formamızın arkasına baktığımızda ise ne yazık ki cart kırmızı rengiyle Ülker logosu duruyor. Bu formada da karşımıza çıktı ne yazık ki. Ben koleksiyonumdaki 2288'in sırtındaki Ülker'i son derece başarılı bir şekilde sökebildim. Herhangi bir iz de kalmadı ağır çalışmam sayesinde. Ama bunda deneyemeyeceğim gibi duruyor. :)
Bu arada bu kumaş gerçekten hassas. Kardeşime ayrıca aldığımız 2288 formayı sadece bir kere giyerek maça gitmesine rağmen, formanın pek çok yerinde tüylenmeler, kumaşın zedelenmesi gibi sıkıntılarla karşılaştık. İnternetten araştırdığım kadarıyla da bu formayla ilgili bu tip şikayetler mevcut ve Adidas, "kullanıcı hatası" diyerek değişim taleplerini reddediyormuş. Her ne kadar değerlendirmesi konumuz dışında kalsa da, bir bakıma mantıksız da değil. Bu nedenle formamızı özenerek saklamamız ve kullanmamız gerekiyor.
Gelelim fiyata... Formamız, diğer formalar gibi 89-TL. Ne yazık ki taraftar versiyonu yok ve ayrıca uzun kollu bir versiyon da henüz yok. Umuyoruz ki olur, ama GS Store'un bizde bıraktığı izlenim, olmayacağı yönünde.
Detaylı fotoğraflara gelelim. Siz de fotoğraflara tıklarsanız oldukça büyük boyutlardaki versiyonlarını ayrı pencerede de görebileceksiniz:
Gündüz gözüyle daha güzel fotoğraflar çekerek ekleyeceğim, söz. :)
Formamız, 2288 formamız ile aynı kalıba ve aynı kumaşa sahip... Bu kumaş, pek çoğunuzun da bildiği gibi, Parçalı ve Beyaz formamızda kullanılandan oldukça farklı, değişik bir dokuma tekniğine sahip, daha parlak bir yapıya sahip. Adidas'ın Avrupa'dan takımlara yapmış olduğu formalarda, daha hafif, esnek, mat kumaşları tercih etmesine rağmen, bizim hem 2288, hem de Kırmızı formamızda, diğer takımlarda pek göremediğimiz ve bize 90'lı yıllardaki formaları hatırlatan bir kumaş tercih edilmiş.
Bu kumaş bence kesinlikle çok daha güzel duruyor ve hatta keşke diyorum, parçalı formamız da böyle bir kumaş ile yapılmış olsaydı... Kırmızının gerçek tonu, üzerindeki sarının harika uyumu ile bütünleşmiş ve ortaya gerçekten etkileyici, harika gözüken bir forma çıkmış.
Pek çok kimsenin aksine, ben Türk Telekom ve Avea yazılarının formada beyaz olarak yer almasına karşı değilim, hatta böyle olmalı. Bu yazılar da sarı olsaydı, forma üzerinde sarının fazla kullanımı söz konusu olurdu diye düşünüyorum. Adidas'ın klasik üç çizgisi, logosu; kollardaki sarı biyeler ve üç yıldızımızdaki sarılar bence yeterli olmuş. Formamızın arkasına baktığımızda ise ne yazık ki cart kırmızı rengiyle Ülker logosu duruyor. Bu formada da karşımıza çıktı ne yazık ki. Ben koleksiyonumdaki 2288'in sırtındaki Ülker'i son derece başarılı bir şekilde sökebildim. Herhangi bir iz de kalmadı ağır çalışmam sayesinde. Ama bunda deneyemeyeceğim gibi duruyor. :)
Bu arada bu kumaş gerçekten hassas. Kardeşime ayrıca aldığımız 2288 formayı sadece bir kere giyerek maça gitmesine rağmen, formanın pek çok yerinde tüylenmeler, kumaşın zedelenmesi gibi sıkıntılarla karşılaştık. İnternetten araştırdığım kadarıyla da bu formayla ilgili bu tip şikayetler mevcut ve Adidas, "kullanıcı hatası" diyerek değişim taleplerini reddediyormuş. Her ne kadar değerlendirmesi konumuz dışında kalsa da, bir bakıma mantıksız da değil. Bu nedenle formamızı özenerek saklamamız ve kullanmamız gerekiyor.
Gelelim fiyata... Formamız, diğer formalar gibi 89-TL. Ne yazık ki taraftar versiyonu yok ve ayrıca uzun kollu bir versiyon da henüz yok. Umuyoruz ki olur, ama GS Store'un bizde bıraktığı izlenim, olmayacağı yönünde.
Detaylı fotoğraflara gelelim. Siz de fotoğraflara tıklarsanız oldukça büyük boyutlardaki versiyonlarını ayrı pencerede de görebileceksiniz:
30 Aralık 2009 Çarşamba
70'LER BİTTİ
2 haftada hem 80'leri, hem 70'leri sezon sezon inceledik. Hangi formamızı hangi sezon kullanmışız gördük. Burada resimleri ile paylaştık. Arşivlerinize hayırlı olsun. 60'lar Milliyet Arşvilerinin pek parlak olmadığı dönemler. Siyah beyaz ve çok fazla resim yok. Olan resimler de pek kaliteli değil. Henüz karar veremedik, 60'ları da 70-80 ve 90'lar gibi sezon sezon koysak mı diye. Bu sebeple karar verene kadar eski arşivlerimiz duracak yerinde. Bütün arşivleri blogun sol kolonunda bulabilirsiniz. Sezon sezon tıklayıp hangi formaları giydiğimizi öğrenebilirsiniz.
1970-1971 SEZONU GALATASARAY FORMALARI
70'lerde Milliyet arşivlerinin, 71-72 sezonu ile birilikte, siyah beyaz olduğu sezon 70-71 sezonu. Ayrıca deyalı resimlerin sayısı da çok fazla değil, her maçın da fotosu yok. Bu sebeple kesin şu kadar forma giymişiz diyemesem de çoğu sezonu ve sezonlardaki maçları tek tek incelediğim için bambaşka bir formayı atlama ihtimalimiz yok gibi.
Sezona bakacak olursak; Galatasaray sezonu Fenerbahçe'nin 1 puan önünde şampiyon tamamlıyor. Ayrıca Türkiye Kupasını kazanan Eskişehirspor ile Cumhurbaşkanlığı kupasında karşı karşıya geliyoruz. Bu maçı kazanıp, bu kupayı da müzemize götürüyoruz. Bu sezon Avrupa'da mücadele etmemişiz.
Formalara bakacak olursak; Bu sezon 3 forma giymişiz. 1 parçalı, 1 çubuklu bir de beyaz forma kullanmışız. Armamız, Metin Oktay forması ile bildiğimiz, üzerinde bayrağımız olan arma.
-1-
Sezonun çoğunluğunda kullanılan formamız, parçalı formamız olmuş. 60'ların ortalarında ortaya çıkan V yakalı ve Metin Oktay parçalısı diye tanıdığımız bu formayı, 80'e kadar hiç değişmeden kullanmışız. Beyaz şort ve kırmızı çorap ile giymişiz sezon içinde. Fontu siyah. Başka bir sezondan, daha ayrıntılı resmi için Tıklayın.
-2-
70'lere hakim olan 2 çubukludan biri bu formaydı. Sezonun en çok kullanılan 2. forması. Aynı formayı 60'ların sonlarında da giyiyorduk. Kırmızı oldukça geniş bir yakası var. Çubukları kalın. Fontu siyah. Beyaz şort kırmızı çorap ile kullanmışız. Başka bir sezondan daha ayrıntılı resmi için tıklayın.
-3-
60'ların sonlarından 70'lerin ortalarına kadar kullandığımız bu formayı, giyildiği her sezon gibi bu sezonda da tek tük maçlarda kullanmışız. Yakaları ve kolunun ucundaki bantlar sarı kırmızı çizgiler kullanılarak tasarlanmış. Beyaz şort ve kırmızı çorap ile giymişiz, ara sıra beyaz çorap da giymişiz. Fontu kırmızı.
Kaynak: Milliyet Arşiv
Yan Renklerin Kattığı Farklı Görünüm
Efenim selamlar. Yeni bir mesele-ül forma ile huzurlarınızdayız. Bu kez de, yan renklerin bir takımın formasının havasını nasıl değiştirebileceğini işleyeceğiz. Formanın deseninin aynı kalıp da, farklı renklerin tasarıma eklenmesiyle nasıl değişik sonuçlar çıkabileceği vs.
Bu kez de deneğimiz sevgili Real Madrid. Laboratuara geçelim.
Yukarıda, 00-01'den bu sezona kadar olan Real Madrid home formaları bulunmakta. 2 ve 3. formaların 01-02 ve 02-03'te giyilen aynı formalar, fakat farklı versiyonlar olduğunu da söyleyelim. Markasal sebeplerden, Cl maçlarında kollarda 3 çizgi bulunuyordu, ligde ise yoktu. Ayrıca bu formanın 100. yıl forması olduğunu, o sebeple ilk versiyonda çizgiler olmadığını da ekleyelim.
Gördüğünüz gibi, farklı farklı manzaralar var elimizde. Önce kaç farklı şekil var, bir sayalım:1. Lacivert-gri katkılı (00-01). 2. Siyah katkılı (03-04, 04-05, 05-06, 08-09). 3. Lacivert katkılı (01-03) . 4. Mor katkılı(07-08). 5. Siyah-Altın katkılı (09-10). 6. Gri-siyah katkılı (06-07).
Tam 6 farklı kombinasyon var. Toplam 10 sezon içinde. Ve aralarında "kötü olmuş" denebilecek forma da pek yok. Temelde bakınca, Real Madrid home formasıyla pek bir farklılık yaratılamaz gibi görünüyor. Neden, çünkü hem olabilecek en basit ve sade forma-düz beyaz! Hem de, forma sponsorları Adidas ve, her sezon koldan geçecek çizgi garanti gibi. Bunları hesaba katınca, her sezon aynı şeyleri göreceğini sanıyor insan. Ama gördüğünüz gibi 03-06 arası üstüste 3 sezon harici, pek de bir tekrarlılık yok, bunun için de Adidas tebrik edilmeli. Ha tabii, Real Madrid değil de başka bir kulüp olsa, bu dediğim noktaya o kadar da özen gösterilir miydi, bilemiyorum.
Bu klasik formanın üstüne farklı renklerin konup denenmesi hadisesi, bizde ne kadar var, bir bakalım:
6 örneği var gördüğünüz üzre. Hepsi de, Real örneğimizde olduğu, son 10 yılda. 09-00, 01-02, 02-03, 03-04, 04-05 ve 05-06 sezonlarında. Biri hariç, geri kalan beşi, arka arkaya. Seri halinde gitmiş. Ve bu 6 örnekte de, yan renkler siyah. Beyaz hiç yok. Beyaz katkılı parçalı için, şuraya bakın, bir fikir sahibi olabilirsiniz. Tabii bu incelemede şortları saymadığımızı söyleyelim. Yani zaten gerçek parçalı altı, beyaz şorttur. Onun haricinde taa 96'da bile siyah şort var. Beyaz şort giyilirse misal, bir ekstralık olmaz. Zaten geleneksel bir parça.
Şimdi bir kere, son yıllarda yapılan tasarımlar gereği, 3., hatta bazen 4. renklerin kullanılması gerektiğini hatırlatalım. Bir nevi zorunluluk yani. Artı, bu ek renkler herhangi bir şeyi bozuyor değil. Tutup sarı-kırmızının orta yerine (misal) mavi konduruluyor değil yani. Söz konusu renkler, bizim renklerimiz, alıştığımız renkler. Zaten çok sevilmese, 5 sezon boyunca üstüste formalarımıza eklenmezdi siyah.
Sonlandıralım yazıyı:Sarı ve kırmızıya başka renklerin eklenmesi bir sorun değildir. Hem forma yapıları gereği, hem tasarım gereği, hem de tekrara düşmemek için, ek renkli formalar olmalıdır. Zira, bu kullanımın bazı örneklerini de henüz görmedik Gs özelinde.
Bu kez de deneğimiz sevgili Real Madrid. Laboratuara geçelim.
Yukarıda, 00-01'den bu sezona kadar olan Real Madrid home formaları bulunmakta. 2 ve 3. formaların 01-02 ve 02-03'te giyilen aynı formalar, fakat farklı versiyonlar olduğunu da söyleyelim. Markasal sebeplerden, Cl maçlarında kollarda 3 çizgi bulunuyordu, ligde ise yoktu. Ayrıca bu formanın 100. yıl forması olduğunu, o sebeple ilk versiyonda çizgiler olmadığını da ekleyelim.
Gördüğünüz gibi, farklı farklı manzaralar var elimizde. Önce kaç farklı şekil var, bir sayalım:1. Lacivert-gri katkılı (00-01). 2. Siyah katkılı (03-04, 04-05, 05-06, 08-09). 3. Lacivert katkılı (01-03) . 4. Mor katkılı(07-08). 5. Siyah-Altın katkılı (09-10). 6. Gri-siyah katkılı (06-07).
Tam 6 farklı kombinasyon var. Toplam 10 sezon içinde. Ve aralarında "kötü olmuş" denebilecek forma da pek yok. Temelde bakınca, Real Madrid home formasıyla pek bir farklılık yaratılamaz gibi görünüyor. Neden, çünkü hem olabilecek en basit ve sade forma-düz beyaz! Hem de, forma sponsorları Adidas ve, her sezon koldan geçecek çizgi garanti gibi. Bunları hesaba katınca, her sezon aynı şeyleri göreceğini sanıyor insan. Ama gördüğünüz gibi 03-06 arası üstüste 3 sezon harici, pek de bir tekrarlılık yok, bunun için de Adidas tebrik edilmeli. Ha tabii, Real Madrid değil de başka bir kulüp olsa, bu dediğim noktaya o kadar da özen gösterilir miydi, bilemiyorum.
Bu klasik formanın üstüne farklı renklerin konup denenmesi hadisesi, bizde ne kadar var, bir bakalım:
6 örneği var gördüğünüz üzre. Hepsi de, Real örneğimizde olduğu, son 10 yılda. 09-00, 01-02, 02-03, 03-04, 04-05 ve 05-06 sezonlarında. Biri hariç, geri kalan beşi, arka arkaya. Seri halinde gitmiş. Ve bu 6 örnekte de, yan renkler siyah. Beyaz hiç yok. Beyaz katkılı parçalı için, şuraya bakın, bir fikir sahibi olabilirsiniz. Tabii bu incelemede şortları saymadığımızı söyleyelim. Yani zaten gerçek parçalı altı, beyaz şorttur. Onun haricinde taa 96'da bile siyah şort var. Beyaz şort giyilirse misal, bir ekstralık olmaz. Zaten geleneksel bir parça.
Şimdi bir kere, son yıllarda yapılan tasarımlar gereği, 3., hatta bazen 4. renklerin kullanılması gerektiğini hatırlatalım. Bir nevi zorunluluk yani. Artı, bu ek renkler herhangi bir şeyi bozuyor değil. Tutup sarı-kırmızının orta yerine (misal) mavi konduruluyor değil yani. Söz konusu renkler, bizim renklerimiz, alıştığımız renkler. Zaten çok sevilmese, 5 sezon boyunca üstüste formalarımıza eklenmezdi siyah.
Sonlandıralım yazıyı:Sarı ve kırmızıya başka renklerin eklenmesi bir sorun değildir. Hem forma yapıları gereği, hem tasarım gereği, hem de tekrara düşmemek için, ek renkli formalar olmalıdır. Zira, bu kullanımın bazı örneklerini de henüz görmedik Gs özelinde.
1971-1972 SEZONU GALATASARAY FORMALARI
80'den başlayıp geriye sardığımız, sezon formalarımızı gösteren seride, siyah beyaz devre girmiş bulunmaktayız. Bu sezon ve daha önceki sezonlarda artık Milliyet Arşivleri pek detaylı olamayacak. Yine de sezondan fotolarla, giydiğimiz formaları göstereceğiz. Ayrıca vereceğimiz linklerle başka sezonlarda giyilmiş, o formanın en detaylı fotosunu görebileceksiniz. Zaten o dönemler sürekli aynı formaları giydiğimiz için başka sezonlardan renkli ve detaylı fotoların linklerini vermekte bir sakınca yok. Maksat bu sezon hangi formaların giyildiğini anlayabilmek.
Galatasaray sezonu şampiyonlukla tamamlıyor ve bu sezonki Cumhurbaşkanlığı Kupasını da müzesine götürüyor. Avrupa'da ise Şampiyon Kulüpler Kupasında mücadele ediyoruz ve ilk turda CSKA Moskova takımına elenip Avrupa'ya veda ediyoruz. Türkiye Kupasında ise final başarımız yok bu sezon.
Formaları inceleyecek olursak, o sezon 3 farklı forma giymişiz gibi. 2 parçalı, bir çubuklu. Ancak tekrar belirtmekte fayda var, bu sezon ve daha eski sezonlarda tüm maçlar detaylı şekilde resmedilmiyor. Bu sebeple kesin olarak 3 forma giymişiz diyemiyorum. Benim yakaladıklarım bunlar. Yaklaşık 25 maç kadar baktım ki ligde 30 maç yapmışız. Belki arada tek tük giyilmiş farklı forma olabilir, ancak bu kadar sezonu inceledik, bambaşka bir formanın kaçmış olma ihtimali yok gibi. Giymişsek de, diğer sezonlardan aşina olduğumuz formaları giymişizdir.
-1-
Bu sezon en çok kullanılan formamız parçalı formamız. 60'ların ortalarında kullanılmaya başlandı ve 80'e kadar hiç değişmeden giyildi bu forma. V yakalı ve Metin Oktay Parçalısı adını verdiğimiz klasik, en bilinen formamız. Beyaz şort ve kırmızı çorap ile giymişiz, yani olması gerektiği gibi. Fontu siyah ve büyük. Başka bir sezondan daha detaylı resmi için tıklayın.
-2-
Sezonun giyilen bir diğer forması bu çubuklu. Bu forma 60'ların sonlarında kullanılmaya başlandı ve 70'lerin sonlarına dek giyildi. Kalın çubuklara sahip formanın, oldukça geniş bir yakası var. Fontu siyah ve büyük. Beyaz şort ve kırmızı çorap ile giymişiz bu formayı. Başka bir sezondan daha detaylı fotosu için tıklayın.
-3-
Bu forma oldukça ilginç ve sadece arka arkaya 2 maçta giyilmiş gibi gözüküyor. Biri, ligin hemen bitiminde Botofago ile yaptığımız özel maç, diğeri de ondan 5 gün sonra Cumhurbaşkanlığı Kupası finalinde. Klasik Metin Oktay Parçalısı'nın birebir aynısı olan bu forma Metin Oktay formasının aksine renklerinin zıt yerleştirilmesiyle oluşturulmuş. Kısacası Metin Oktay formasının aynadan yansıması gibi. Yani sarı ile kırmızı, her bölgesinde ters kullanılmış. 15 sene boyunca hiç değişmeden giyilmiş Metin Oktay formasının böyle bir versiyonu olduğunu görmek ilginç açıkçası. Başka bir başlıkta bu formadan genişçe bahsetmiştim. Beyaz şort ve kırmızı çorap ile kullanmışız. Siyah büyük bir fontu var. Ne yazık ki daha detaylı fotosu yok. Bu 2 silik foto bile aslında çok değerli. Pek çok kişinin bu formayı bildiğini düşünmüyorum.
Kaynak: Milliyet Arşiv