Erkek Voleybol Parçalı Forma

Erkek voleybolda kırmızı ve beyaz formalarımızı görmüştük, pazar günü oynanan Fenerbahçe derbisiyle de parçalıyı görmüş olduk.Yani bu sezonki erkek voleybol forma setimiz, futbol setimiz gibi parçalı, beyaz ve kırmızı formaları içeriyor. Hatırlatmakta fayda var, geçen sezon Errea'nın hem kadın hem erkek basketbol ve voleybol takımlarımız için hazırladığı setler de yine parçalı, beyaz ve kırmızı formalardan oluşuyordu. Bu branşların hepsinde bu sezon için kırmızı ve beyaz formaları gördük ancak parçalıyı sadece erkek voleybol ve kadın basketbolda görebildik. Kadın basketbolda parçalının renkleri yanlışken bu formada doğru, bir ilerleme olduğunu görebiliyoruz.

Forma altı parçadan oluşuyor. Önden bakıldığında sıkıntı yok, kollar farklı renkte ve renklerin yerleşimi doğru. Formanın arka tarafına baktığımızdaysa durum değişiyor. Sırt bölümü olması gerektiği gibiyken kollar ön tarafla aynı renkte. Yani tam parçalı olma özelliğini kollardan kaybediyor forma. Bu sezonki futbol parçalımızda da -sırtta numara için yapılan düz kırmızı bölgeyi saymazsak- aynı durum söz konusu. Acaba branşlar arası forma uyumu gözetilerek mi yapılmış bu? Çünkü formanın kalıbına baktığımızda kolun arka tarafını ters renk yapmak sıkıntı yaratmıyor. Keşke öyle üretilseydi formalar.

Forma kırmızı ve beyaz formalarla aynı kalıba sahip. Kalıp sadeliği açısından güzel ancak yanlardan ve kollardan geçen şeritler dolayısıyla dümdüz olarak da nitelendilemez. Açıkça konuşmak gerekirse ben kalıbı beğenmedim, çünkü basitliği sadeliğinin önüne geçmiş. Sezon başı hazırlık döneminde giyilmek için üretilmiş geçici formalar gibi duruyor, ki kırmızı ve beyaz formalarımız için de aynı durum söz konusu. Kalıbın kesim yerlerinden geçen şeritlerin beyaz olması güzel olmuş bana göre, parçalıda farklı renkte detay kullanımına örnektir; sarı bölümlerde kırmızı, kırmızı bölümlerde de sarı şerit kullanılsaydı da kötü duracağını düşünmüyorum. Bir kişisel düşünce daha; formanın kolun altındaki yan kısımları da ters renkte yapılsaydı daha güzel bir görüntü elde edilebilirdi.

Formanın en beğenmediğim kısmı yakası, yaka da parçalı yapılabilirmiş. Armanın büyük tutulması güzel, ancak Champion kendi logosunu da aynı ölçüde büyük tutmuş. Logonun renginde de sorun var bana göre, kötü duruyor; kırmızı formada kullanılan gibi bir logo yapılabilirmiş bu formaya da. Formanın en güzel yanıysa Fenerbahçe formasıyla karşılaştırınca ortaya çıkıyor: Fenerbahçe formasının göğüs, yan ve sırt bölümlerinde reklam varken, biz sadece sırt bölümünde reklam taşıyoruz. Ayrıca onların sırt reklamı oyuncu isminin hemen altındayken, bizim reklam numaranın altında; yani daha az görünür bir yerde. İlerde bizim formalar da reklamla dolar mı, bilemem ancak bu şekilde daha güzel olduğu kesin. Tabii Daikin reklamı Grundig reklamından daha fazla görünür bir şekilde formaya konulmuş, o da eksi puan.

Görünen o ki parçalıya ayrıca bir şort üretilmemiş, kırmızı formanın şortu kullanılmış. Sağ bacakta arma ve numara var. Voleybolda ön ve sırtta büyük numaralar varken şortta da numaraya ne gerek var anlamış değilim. Sol bacaktaki Champion logosu parçalıda da o şekilde kullanılmalıydı. Bir de fontlar var, futbol takımı bu fontu sadece 2010 2011 sezonunda kullandı. Ama voleybol takımları o sezondan beri bu fontla devam ediyor. Branşlar arası forma uyumu açısından tüm branşlar aynı fontu kullanmalı bana göre.

Haydaaa

Galatasaray Profesyonel Futbol A Takımı, UEFA Şampiyonlar Ligi H Grubu üçüncü maç haftasında Ali Sami Yen Spor Kompleksi'ndeki CFR Cluj karşılaşmasına parçalı formasıyla çıkacak. Takımımız, parçalı formasını kırmızı şort ve kırmızı konçla tamamlayacak. Kalecimiz, yeşil formayla sahada olacak. CFR Cluj'un forma tercihi ise beyaz olacak.

UEFA'ya verilen kombinasyonlarda bizim iç saha formamız parçalı forma - beyaz şort - kırmızı çorap şeklinde. Dolayısıyla her iç saha maçında bu kombinasyonu giymeliyiz. Deplasmana gelen takım, dış saha formasını ona göre ayarlamalı; ayarlayamıyorsa da üçüncü formayı giymeli. Manchester deplasmanında biz dış saha formamızı uydurduk mesela, siyah şort ve çorap kullandık. Cluj da Braga deplasmanına gittiğinde dış saha formasını ayarlayamadı, üçüncü formalarını giydiler dolayısıyla. Braga'nın dış saha forması da, Cluj'un üçüncü forması da yeşil forma - siyah şort ve çorap şeklinde. Braga'nın iç saha forması kırmızı, bizim bu sezonki parçalımız da bayağı kırmızı ağırlıklı (ki sarı bu durumda sorun çıkartan bir renk değil). Kombinasyonlar da aynı şekilde tamamlanıyor: beyaz şort ve kırmızı çorap.

Şimdi, Galatasaray-Braga ve Braga-Cluj maçlarında giyilen formalar şekildeki gibi. Cluj'un bizim iç saha formamızla çakışmayan bir üçüncü forması varken, Braga bize karşı yeşil formayla oynamışken, Cluj Braga karşısında bu kombinasyonu kullanmışken ve en önemlisi bu maçlarda forma açısından HİÇBİR SORUN ÇIKMAMIŞKEN neden UEFA böyle bir tercihte bulunmuş acaba? TFF'nin forma konusundaki düşünce sistemi olan "Deplasmana gelen takıma göre forma giyilir." olayı UEFA'ya da mı sıçradı? Ortada hiçbir sorun yokken biz neden iç saha maçımızda iç saha kombinasyonumuzu kullanamıyoruz?

KADIN BASKETBOLDA PARÇALI GÖRÜCÜYE ÇIKTI

Champion çok gecikti. Daha resmi sitede anlaşmanın yapıldığı bile duyurulmadı. Murat Özyer twitter'dan paylaşmasa kimin haberi olacaktı bu anlaşmadan ? Neyse, paylaştı ve 2 ay kadar önce, tıpkı voleybol gibi basketbolda da forma sponsorumuzun Champion olduğunu öğrendik. Resmi site herhalde formaların tanıtılacağı ilk günde anlaşmayı duyuracak. Neden bu kadar gizli saklı kaldı, soru işareti tabi.

Resmi tanıtım 20 Ekim'de olacak, haberi yine Murat Özyer elinde twitle biz meraklılarına duyurdu. Kulüp onu da duyurmamıştı henüz, gerçi bugün resmi sitede ŞÖYLE bir açılış var. Belki formalar ile alakalıdır, çözemedim.

Dün oynanan Cumhurbaşkanlığı Kupası Finali'inde nihayet çok geç kalmış, ancak ne duyurulmuş ne de duyurulacağı gün duyurulmuş olan formalarımızdan birini görme fırsatını yakaladık. Sonunda ilk kez Champion marka basketbol formalarımızdan, ne mutlu ki Parçalı olanı görücüye çıktı.

Forma sade. Herhangi bir desen, detay gözükmüyor. Düz bir forma. Geçen seneki Errea'lar gibi beyaz yaka ve kol çemberi (ne demekse) detayları var. Arka arkaya iki sezon, başka marka formaların aynı detayları içermesi ilginç. Ben Champion'ın yerinde olsam bunu yapmazdım. Parçalı formada pek belli olmasa da düz formalarda göreceğimiz üzere formalar "özgün" değiller. Bize özel hazırlanmış tasarımsal detayları yok. Fazla işin bu kısmına girmeyeceğim, belki de düz formaları görünce yanılırım. Ancak onlar da bir görücüye çıksın, o zaman daha detaylı bahsedeceğiz zaten formalardan.

Parçalı forma kolları görmezden gelirsek Tam Parçalı. Yani sırt ve ön bölümlerinin sağ-sol kısımları zıt olarak renklendirilmiş. Bu detay oldukça başarılı. Muhtemelen kulüpten birileri bu şekilde olması gerektiğini iletmiştir. Bu da futbol formalarımız için umut verici. Ancak formanın yan kısmında ek bir parça var -iki beyaz dikişin ortasında-. Bu parça her iki tarafta da kırmızı renk yapılmış, bu sebeple formada pek hoş gözükmeyen bir asimetri mevcut. Gövdeye uygun; bir tanesi sarı, diğeri kırmızı renk olabilirdi o ek-yan parçaların.

Gerek kumaş olarak, gerekse kalıbın vücuda oturması açısından Errea'dan çok daha iyiler. Errea'nın parlak kumaşları pek hoş durmuyordu. Tabi bu kişisel görüştür.

Tanıtımı tekrar yazalım. 20 Ekim'de ligin ilk maçları öncesinde formalarımız görücüye çıkacak.

EDIT: Görücüye çıkmadılar. Hala yeni formalar yok ortada.

VOLEYBOL FORMALARI

Kadın ve Erkek voleybol takımlarımızın formaları görücüye çıkmıştı bir kaç gün önce. Maçlarda görmüştük. Geçici midir, değil midir emin olmak istediğimiz için yazmadık. Ancak artık pek bir şeyin değişeceğini sanmıyorum. Bu sebeple yakalayamamış olanlara yeni sponsorumuz Champion firmasının bizim için hazırladığı formaları gösterelim.

Errea güzel işler çıkartıyordu, formalarında güzel detaylar vardı. Zaten voleybolda 1 numara olduklarını burada defalarca yazmıştık. Basketbol için değil kesinlikle ancak voleybol için onlarla anlaşmamızın bitmesine üzüldüm. Tabi bunlar yönetimsel kararlar, duygusallığa gerek yok.

Champion firmasının bu sezon bizim için hazırladığı formalar oldukça sade. Errea ile geçen bir kaç seneden sonra bu sadeliği yadırgayabiliriz. Yine de sade olması, bir şeyler ekleyeyim derken ortalığı batırmaktan iyidir. İlk seneleri bu sene, eğer devam edilecekse ilerde daha "özgün" işler görebiliriz. Şimdiye kadar beyaz ve kırmızı formalar çıktı görücüye, daha fazla çıkar mı bilmiyorum. Çıkarsa ekleriz onları da. Gözler parçalıyı aradı tabi, ancak hazırlık formaları gibi geçecek bu sene anlaşılan, parçalı görebileceğimizi sanmıyorum bu sebeple. Demin de dedik, devam ederlerse seneye belki.

Kadın Voleybol'da ilgiç bir durum dikkatimizi çekti. Birkaç haftadır yapılan hazırlık maçlarında giyilen ve markasız sandığımız -çünkü herhangi bir marka logosu bulunmuyordu üzerlerinde (bkz: alttaki foto)- formalar meğerse Champion imiş. Erkek Voleybol'un başından beri Champion logolu formaları ile benzerlik göstermeseler aklımızda şüpheler olacaktı, acaba yetişmedi de çareyi logo baskmakta mı buldular, diye düşünecektik. İnsanlık hali. İşte o formalar bugün aynı şekilde ancak Champion logosu eklenmiş halde çıktılar karışımıza.

Tasarımlarda pek bir olay yok yazacak, renklere bakalım o zaman. Erkek Voleybol fotoğraflarında renkler sanki olması gerektiği gibi, kadınlarda ise daha açık duruyor. Tabi fotoğraflardan renkleri tam olarak çözemeyiz. Kadın voleybol bana ışık yüzünden açıkmış gibi geldi, erkeklerde ise daha doğru sanki.

Voleybol formalarımız bunlar, yeniler çıkarsa meydana başlık açıp bahsederiz. Satışa çıkma meselesini bilmiyorum. Ne zaman çıkar ya da çıkar mı ? Göreceğiz. Erken konuşmayalım ama Errea'yı özleyeceğiz gibi.

Bu arada aynı zaman dilimi içerisinde Galatasaray Kadın Basketbol Takımı da ilk defa yeni Champion formalar ile sahaya çıktı bu akşam. Şimdilik bir foto koyuyorum, yarın daha detaylı yazarız onları da.

ŞAMPİYON

2 ay oldu herhalde anlaşalı. Resmi olarak bir açıklama yapılmadı eğer kaçırmadıysam. Yani sitemizde falan duyurulmadı. İşin bu kısmı da ilginç, nasıl duyurulmaz sponsorluk anlaşması ? Fakat kulüpten yetkili abilerimiz duyurmuştu, biz de yazmıştık. 2 ay oldu sanırım.

Hazırlık maçlarına hazırlıksız yakalanıp geçici formalar ile çıkmak doğal. Ona bir sözümüz yok, anlayışla karşılarız. Ancak resmi maçlar başlamış, hala basketbol forman, hatta sponsorun görücüye çıkmamış. Türkiye Kupası ilk tur maçları oynandı 10 gün önce, formalar hala yoktu. Hadi dedik lige yetişecek herhalde, bugün ilk maçımız oynandı. Formalar yok ortada.

Champion firması büyük bir firma. Bir zamanlar Parma'ya yaptıkları muhteşem futbol formaları bir yana, özellikle 2000 yılına kadar NBA'deki bütün takımların formalarını ve ABD ulusal takımının formalarını yaptıkları dönemde oldukça meşhurlardı. Hani ben basketbol ile hiçbir zaman içli dışlı olamadım, ancak NBA meraklıları o dönemdeki formaları hatırlayacaklardır.

Şimdilerde ise Yunanistan ve İtalya basketbol milli takım formalarına sponsorluk yapıyorlar. Güncel formalarını incelemek isteyenler bu iki takıma bakabilirler. Eskisi kadar aktif ve bilinir bir firma olmasalar da geçmişi iyi olan bir marka Champion. Tamam 2 ay önce gün yüzüne çıkmış anlaşmaya bakacak olursak, şu 60 günde süper formalar tasarlama durumları yok. Ancak hali hazırda zaten basketbol formaları üreten bir firma -kabul etmek gerekir ki futbol kadar da alengirli formalara gerek yok- en azından bu sezon için hazır tasarımlarına bizim renkleri uygulayabilirlerdi. Yani şu tepedeki İtalya formasına bizim renkler konabilirdi. Fazla zamanlarını alacaklarını sanmıyorum. Ligin başlangıcına yetişememesi, geçici, ne marka olduğu belli olmayan, sarısı sarımız değil, kırmızısı kırmızımız değil formalar ile sahaya çıkmamız bizim gibi bir kulübe yakışmıyor.

Acaba anlaşamadılar mı ? Tabi işin bir de bu boyutu var. Ufak pürüzler vs... Bakalım kaçıncı haftada gelecek formalarımız.

TFF N'OLUYOR ?

Başlığın devamını herkes içinden getirebilir, burası efendi bir blog olduğu için yazmıyoruz devamını. Yazıda Fenerbahçe'nin son 2 haftadır maruz kaldığı formasal bir durumdan bahsedeceğiz. Önemli konu, ucu bize ve en önemlisi Tam Parçalı forma isteğimize dokunuyor.

TFF sezon başı sportif ekipman talimatnamesinde yazmıştı. Tıpkı UEFA gibi TFF de ligde çubuklu-parçalı formaların sırt taraflarının düz olması ile alakalı bir kural koydu. Sırt kısmında isim ve numaraların yazılı olduğu bölüm belirli bir ebattan küçük olmayacak şekilde düz olmalıydı. Daha önce bu kural yoktu, her sezon başı yayınlanan önceki sezon talimatnamelerinde bulunmuyordu.

Galatasaray bu kurala uygun bir parçalı forma çıkarttı. Arkası düz, tek renk. Biz Tam Parçalı forma için yanıp tutuşurken formamızın arkasının son 2 sezondur düz olması canımızı sıkmıştı. Geçen sezonki malum katalog formasıydı, başka türlü olamazdı, çünkü katalogdan hazır getirtilen o kalıbın arkası düzdü. Bu seneki formamız ise bize özeldi ve Tam Parçalı olmasa bile arkasının da parçalı görünümde olması nispeten bizi mutlu edecekti. Düz görünce üzüldük.

Adidas dönemimizde; Avrupa maçları için, ligde sırtı parçalı giydiğimiz formalarımız özel makyajlanıp, sırtları düz hale getiriliyorlardı. Avrupa'da öyle, ligde böyle kullanıyorduk. Nike de bunu yapabilirdi, geçmişte yaptığı takım çok (Atletico - Juve - Barcelona vb...). Yapmayınca biraz içerledik, sonra gördük ki TFF de bu kuralı getirmiş. Yani kaçarı yok, illa arkası düz göreceğiz her turnuvada derken Fenerbahçe tanıttı formalarını. Arkası çubukluydu ve ligde çıktıkları maçlara arkası çubuklu olarak çıkıyorlardı. Taraftarımız haliyle tepki gösterdi. Takipçilerimiz, onlar giyiyorsa biz neden yapmadık dediler haklı olarak. Ben de aynı tepkiyi verdim. Demek ki çok önemli değil, her zamanki TFF vurdumduymazlığı, talimatnameye takılmıyorlar dedim. Bu biraz umut vericiydi, çünkü seneye arkası parçalı bir formamız olabilirdi. Sonra garip bir şey oldu.

3 hafta önce bir gazete Fenerbahçe'nin TFF'nin koyduğu forma kurallarını ihlal ettiğini yazdı. Avrupa'da UEFA'ya uygun arkası düz formalar giyerlerken, aynı kuralı uygulayan TFF'yi bir anlamda iplemediğini ve arkası çubuklu formaları giydiklerini yazdı. Bir gazetenin böyle bir duruma dikkat etmesi gözlerimi yaşartmıştı, oldukça garip. Sonra daha da garip bir şey oldu.

Federasyon o yazıdan sonraki ilk Fenerbahçe maçında (tabi sebebi o yazıyı okumaları mı bilmem), Fenerbahçe'nin formasını değiştirtti. Fenerbahçe 2 hafta önceki maça arkası çubuklu değil, arkası düz bir forma ile çıktı. Onların maruz kaldığı durumu öğrenmek için bizim diğer blogdaki şu yazıyı okumanızı öneririm. Yani TFF, genelde bu talimatnameleri pek dikkate almayan kurum, bu sefer dikkate almış, yaptırım da uygulamıştı.

Şimdi gelelim bizim meseleye; TFF'nin yeni koyduğu bu kural bizim bir daha hiç Tam Parçalı forma göremeyecek olmamız anlamına gelebilir. Hadi Avrupa'yı anlarım, ancak ligimizde böyle bir kurala gerçekten gerek var mı ? Modernleşen futbol bizi, özümüz olan, tarihimiz olan formamızdan alı mı koyacak ? Üstte de yazdım; Fenerbahçe kurala uymayınca ümitlenmiştim, demek ki çok sallamıyorlar dedim, ama şu durum moral bozucu.

Ligde mücadele eden ve yıllanmış pek çok kulüp var. Onların tarihi, onların formalarını bu tip kurallar ile bir kenara atmamak lazım. Çoğu insan formaları basit bir kumaş olarak görüyor, ne olacak ki diyor. Oysaki TFF'nin "armalarınızı değiştirip, belirli bir standarta sokacaksınız" demesi kadar vahim bir kural bu. Ona tepkimiz nasıl olursa, buna da olmalı. Arma gibidir forma, dokunulamaz. Bu yanlış ve saçma kuraldan kısa sürede dönmelerini umut ediyorum.

KATOWICE KOMBİNASYONU

Kombinasyonlar açısından değişik ve tarihi bir sezon geçiriyoruz. Daha önce ayrı ayrı pek çok kez kullanılsalar bile hiç kombinlenmemiş forma-şort-çoraplar, çok uzun zamandır hasret kaldığımız doğru kombinasyonumuz ve uzun yıllar görmediğimiz, bizi eskilere götüren kombinasyonlar... Henüz ligin başındayız, daha neler olacak bakalım, gerçi pek bir şey kalmadı.

Kendi sahamızda deplasman forması giyme rezaletine pek girmeyi düşünmüyorum. Sayısız kez yazdık, artık herkes anlamıştır sanırım neyin olması gerektiğini (en azından blog okuyucuları). Ancak Eskişehirspor'a bakıp ders almamız lazım, onların da alması lazım. Ligdeki bütün takımların ders alması lazım. İç saha renklerinden dış saha veya 3rd forma olmaz. Yapıyorsan elbet dünkü gibi rakibin giymesi gereken formasını da bozarsın. Bizim de kırmızı formamız aynı. Forma belki çok güzel, ama gereksiz...

Her neyse; Biz esas konumuz olan beyaz forma altına kırmızı şort, kırmızı çorap meselesine gelelim. Bizim bildiğimiz, ki bu dönemler içerisinde hemen her maça baktık, ancak insanlık hali kaçırdığımız tek tük maçlarda da giyilmemişse eğer, bu kombinasyonu en son 92-93 sezonu UEFA Kupası 1. tur 2. maçında, evimizde, Ali Sami Yen'de giymiştik. Deplasmanda berabere kaldığımız rakip karşısında içeride 2-1 kazanıp tur atladığımız maçtı. Avrupa maçlarımızın efsaneleri arasına giren bir maç esasında. Hakan Şükür de Avrupa maçlarındaki ilk gölünü bu karşılaşmada atmıştı. İşin futbol kısmını bir kenara bırakırsak tam 20 sene sonra Galatasaray yine içeride ama bu kez bir lig maçında bu kombinasyonu giydi.

 Ben fena bulmadım. Kırmızı şort, beyaz çorap da çok yakışır ancak sarı şort-sarı çorap veya sarı şort-beyaz çorap daha çok yakışır sanki. Tabi bizim sarı rengimizde.

40 SENELİK ÖZLEM

Geçen sezonun son maçlarında gerçek kombinasyonumuz olan Parçalı altına beyaz şort, kırmızı çorap giydiğimizde 30 senelik bir özlemi dindirmişti kulüp. En son 80-81 sezonunda bir resmi maça bu doğru kombinasyonumuz ile çıkmıştık. Lig maçıydı, son kezdi...

Bugün ise 40 senelik bir Avrupa hasretini dindireceğiz. Braga karşısına gerçek kombinasyonumuz ile çıkacağız. Yaklaşık 37 sene önce bir Avrupa maçında, bir Avrupa takımına parçalı forma - beyaz şort - kırmızı çorap kombinasyonunu göstermiştik. 1975-1976 Sezonu UEFA Kupası 1. tur ilk maçı. Rapid Wien'e karşı deplasmanda oynadığımız maça gerçek Galatasaray forması ile çıkmıştık. Son kez...

Bir Şampiyonlar Ligi maçına ise, yani o zamanki adı Şampiyon Kulüpler Kupası, gerçek Galatasaray forması ile çıkalı neredeyse 40 sene oluyor. 1973-1974 Sezonu Şampiyon Kulüpler Kupası ilk tur 2. maçında, içerde Atletico Madrid ile oynadığımız maçta doğru kombinasyonu kullandık (tepedeki foto).

Bu tarihlerden sonrası forma kültürüne ihanet. Parçalı altına giyilen yanlış kombinasyonlar, çubuklu formalar ve gereksiz yere giyilen farklı renk deplasman formaları... Kazanılan her başarıya, kaybedilmiş ama alın teri dökülmüş her mağlubiyete saygımız sonsuz. Biz sadece formaları ele alıyoruz ve ona göre yazıyoruz. Formaları ele aldığımızda da bu kötü tablo ile karşı karşıyayız ne yazık ki.

Avrupa'da yaşayan, ortalama bir futbol seyircisi, belli bir geçmişi olan her takımın gerçek formasını ve kombinasyonunu bilir. Peki bizimkini bilir mi ? Beyaz şort - kırmızı çorap kombinasyonunu geçtim, çıkıp sizin formanız parçalı diyebilir mi ?

Bu blogu okuyan insanların tahminen %80'inden fazlası 40 yaşın altındadır, belki daha fazlası. Ben de altındayım. Avrupa maçlarının hiçbirisinde henüz kanlı canlı bu kombinasyonu görmedim, -hoş, ligde de daha geçen sezon sonunda gördük- çok süper ligimizin hastası olmayan bir yabancı, Galatasaray'ın formasını nasıl bilsin ? Bilemez, çünkü çoğu zaman yanlış seçimler yaptık. O yanlış seçimlerle de büyük başarılar kazandık. Umarız artık bu yanlıştan dönülür ve Manchester United gibi, Chelsea gibi veya Sevilla gibi kombinasyonumuz yurtdışında da ezbere bilinir. Bu forma ve kombinasyon altında da büyük başarılar kazanırız. Umarım başarılar geldikçe de kendi taraftarımız acaba -benceler ile kendi formasını sorgulamaz.