Bu Blogda Ara

25 Kasım 2009 Çarşamba

24 Kasım 2009 Salı

Büyük Araştırma Bölüm 1

Efenim dev bir konuyla karşınızdayız. Gerçekten bayağı bir zaman isteyen bir araştırmaydı bu. Ama biz Gs forması manyakları için, sorun değil.
İlk sayısından beri birkaç sayı hariç bütün sayıları arşivimde bulunan Galatasaray dergisi, bu araştırmada ana kaynak oldu bana. Öbür türlü bu işi İnternetsel kaynaklarla yapmak çok zor olurdu. Bir yere kadar çünkü.

Konu şu: Galatasaray, 02-03'ten bu yana, her sezon, bütün maçlarda hangi formaları giydi? Aslında ben 01-02'nin de olmasını çok isterdim. Çünkü çok absürd bir sezondu o, ve hatırladığım kadarıyla genellikle beyaz giyiyorduk. O sezonun iç saha forması beyazdı desek, abartı olmaz sanırım. Artı o sezonki kırmızı-beyaz ve kırmızı-siyah kombinasyonlarının kaç kez kullanıldığını görmek de iyi olurdu.

02-03 sezonundan başlıyoruz. Bu sezon da birçoğu gibi forma açısından karmaşıktı. Parçalı yok, balık baştan kokuyor zaten. Bunun üstüne bir de düz kırmızı var. İlaveten bir altın ve bir gümüş. Neden ikisi de, anlamak güç. Bir de beyaz forma. Ama bu son saydığım dördünün aynı tasarıma sahip olması belki de bu sezon formalarıyla ilgili en kötü kısım. Yani çubuklu hariç, Galatasaray o sezon hangi formayı giyse aynı tasarımı görüyorsunuz. Can sıkıcı bir durum.

Resimlerle göstererek rakamları verelim.


Galatasaray sezona bu formayla girmişti, yani iç saha forması buydu. Ama zamanla siyah şort unutuldu ve, kırmızı şortla yola devam edildi.


Sebebini merak etmiştik tabii, hâlâ merak ediyoruz. Artık yönetim kademesi beğenmedi mi ne olduysa, vardır bir sebebi.

O sezon Galatasaray lig maçlarında toplam 12 kez giydi bu formayı. Bir iç saha forması için düşük bir rakam. Yani standart olarak en az 17 maçta giyilmesi gerektiğini göz önüne alırsak --hatta kimi zaman dışarda da giyilebileceğini düşünürsek-- az bu rakam. Tabii şort konusunda değişiklik yapılması da olumsuz bir hamle.

Onun ardından yine 12 ile düz kırmızı geliyor. Her zaman bahsettiğimiz gibi gereksiz bir forma olan ve birinci forma yerine kullanılması daha da gereksiz olan kırmızı düz forma, zaten olmaması gerekirken, bir de bu kadar giyiliyor. Ayrıca bu formanın şampiyonluğun kaybedildiği Beşiktaş maçında da giyilmesi, onu bir kat daha unutulmaya değer kılıyor.


Ağırlık bu iki formada gördüğünüz gibi. Geriye kalıyor 10 maç zaten. 34 maçın 24'ünde zaten aynı renk forma giyilmesi pek normal değil.
3. sırada (veya 2) beyaz forma var. Esasen şık bir forma. Tasarım da uyuyor. Ama onun haricinde 3 formanın daha "aynı" olması, bu güzelliği önemsiz kılıyor. Zaten sadece 4 kez giyilmiş.


Dördüncü sırada 3 kez ile altın forma. Gümüş ise sadece 2 kez giyiliyor. Gümüş ve altın bir kez Ankara deplasmanı seferinde arka arkaya giyiliyor, iki kontenjan oradan gidiyor zaten bunlar için. Ankaragücü-Gençlerbirliği maçlarıydı sanırım -- diğeri de içerdeki Trabzon maçı. İlk yarıda. Bu maçların fotolarını bulmak zor olduğu için, cepten yiyoruz.



...




Ayrıca bir maçlık bir forma var bu sezonda. Sezon sonuna doğru oynanan Trabzon maçında, o dönem adını hatırlayamadığım bir şehrimizde yaşanan deprem felaketi sebebiyle siyah forma giymiştik. Bu kez şükür ki, üstteki tasarımdan değildi. Düzdü, şort olarak da sene başında çubuklunun altına giyilen siyah şort kullanılmıştı. Güzel bir forma diyebiliriz.



Toplam 5 forma, bir de ekstra 6. Ve 33 maç. Fakat düzenli bir dağılım yok. Zaten 6'yı bırakın, 5 bile fazla bir rakam. Şimdi tabii "neden 33?" demiştir okuyanlar, şundan:Bir tane çok istisnai maç var bu sezonda. Onu ayırdım en sona.

Galatasaray, ligin son bölümlerinde, yanlış hatırlamıyorsam, Adanaspor ile oynadığı maça çubuklu forma ile çıkıyor. Ama nerden esiyorsa artık, ikinci yarıya düz kırmızı ile çıkıyor takım. Bunu da tesadüfen fark ettik diyebilirim. Anadolu takımlarından alışığız bu tip işlere. Ki son zamanlarda da görmedim pek. Çok geçerli bir sebebi yoksa eğer, bu yapılan çok saçma bir iş. Çok geçerli sebep ne olabilir, onu da bilmiyorum gerçi. Büyük takımın yapmaması gereken işler.

xxx

Bir de lig haricine bakalım.
Önceki sezon şampiyon olması sebebiyle o sezon Ş. Ligi'ne katılan Galatasaray, ilk tur gruplarında elenmişti ve grupta yaptığı 6 maçın 5'inde çubuklu formayı giymişti. İlk maç, Lokomotif deplasmanında siyah şortlu giymiştik, diğerleri kırmızı şortlaydı sanırım. Diğer tek maç da, içerde yine Lokomotif Moskova ile oynanan maçtı, beyaz giymiştik. Bu da kötü sonuç tabii.

Kupa bilançosu ise, 2 maç, bir çubuklu ve bir beyaz.

PAYLAŞ BUTONU

Bundan böyle blogda yer alan her başlığın altında bir paylaş (share) butonu göreceksiniz. Buraya tıklayarak Facebook, Twitter vb... sitelerde bizim başlıkları paylaşabilirsiniz. Birkaç takipçi rica etmişti bunun üzerine hiç anlamasam da bu işlerden, kastım ve nasıl ekleneceğini buldum. Kendimi aşan hareketler bunlar :) Butonumuz hayırlı olsun...

Galatasaray'a Uygun Away Formalar - 6


Bu seriyi Lappapzade açardı, 1 kereye mahsus kusura bakmasın :). Bu formanın bir benzeri ileride mutlaka kullanılmalıdır diye düşünüyorum. Aslında gelecek sezon için benim şimdiki Mor formanın görevini yapacak bir 3rd forma rengim var kafamda. Bunun hakkında bir yazı yazacağım önümüzdeki günlerde. Bu forma da biraz kafamdakini andırdı bana. Roma 01-02 3rd forması.

Yanlış anlaşılmasın; Formayı birebir almıyorum. Roma'nın rengi garip bir Lacivert tonu, ben bu rengi füme olarak kafamda kurdum. Yani formayı direkt değil, biraz bize uyarlanmış düşünelim. Tasarımına ve renk uyumuna dikkat edelim yeter. Hop bu Fenerbahçe demeyelim hemen.

23 Kasım 2009 Pazartesi

KRALİÇELERE YAKIŞIR


Aslında böyle bir hamleyi bekliyordum. Hatta Bayan Basketbol takımızda da bekliyordum, onda kullanılmadı.


Erkek Voleybol takımımızın sezon açılışında formalarını burada tanıtmıştık. Aynı gün Bayan Takımımızın da sezon açılışı vardı, fakat onlar antrenman tişörtleri ile poz vermişlerdi, yeni formalarını görememiştik. Açık konuşmak gerekirse pek fazla da takip etmediğim için formalarından bir haberdim. Sezon başlayalı epey oldu ve 5. haftada Beşiktaş ile Galatasaray Bayan voleybol takımları karşı karşıya geldi. Derbi olduğu için bu maçı takip etmiştim ve net skorla da Galatasaray maçı koparmıştı (3-0). Bu maçta takımımız Majesty (mor, 2288) forma ile mücadele etti. Oldukça yakıştığını söyleyebilirim bu rengin voleybolcularımıza.


Galatasaray Futbol Takımı sezon başı güzel bir hamleyle aslında kadınlara da forma kültürünü sevdirdi. Hepimiz aldık mor formayı ve giyiyoruz gururla, fakat bu sene hangi kadın taraftarı yeni sezon formasıyla görsem o forma, yüzde 90 gibi bir oranla, mor forma oluyor. İşte kadınların da çok ilgisini çeken bu formamızı Bayan Voleybol takımımızda, voleybolcularımızın üzerinde görünce çok hoşuma gitti, oldukça güzel bir düşünce olmuş. Ben aynı olayı, yukarıda da yazdığım gibi, Bayan Basketbol takımımızda da olmasını beklerdim.


Bu arada mor formanın altına siyah şort güzel gitmiş. Aynı şekilde beyaz yaka kullanımı da güzel bir ayrıntı. Bu seneki futbol Majesty formamız eğer yakalı olsaydı onda da beyaz bir yaka olmasını isterdim.

Keşke Erkek-Bayan Voleybol takımlarımızın formalarında, dev reklamı yapılan Store'umuzda Voleybol formaları da satılsa ! Gerçi pek kar getirmez herhalde.

Galatasaray'a Uygun Away Formalar-5


Lens 02-03 üçüncü forma. Bizim zamanında bir altın denememiz olmuştu, malum. Başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Belki gümüş olmasa bir nebze daha iyi olabilirdi durum.
Ben ilerde yine denenebileceğini tahmin ediyorum altının, away formalarda. O zaman da, kırmızının daha fazla alan kapladığı bu tip bir forma, taraftarlarca daha kabul edilebilir bulunabilir. Ayrıca, söylemeye pek gerek yok ama, kendisi Fb 100. yıl altın formaya da benziyor.

22 Kasım 2009 Pazar

1992-1993 Sezonu Formaları

Epey oldu yazmayalı, üzgünüm. Bilek sakatlığım yeni yeni geçerken, bronşit oldum çok fena. 1 haftadır yatıyorum neredeyse...

Arayı çok açtık ama yeni bir sezon incelemesiyle kapatacağımıza eminim: 1992-1993.

Galatasaray'ımız, ligde devam eden 3 yıllık Beşiktaş egemenliğine dur demek adına, sezona Alman teknik direktör Feldkamp ile başlamış, sonraları "Kral" olacak Bursaspor'dan genç golcü Hakan Şükür transfer edilmiş, yine bizim için efsane olan iki alman defans oyuncusu Götz ve Stumpf kadroya katılmış, bu transferlerin yanına, daha altyapıdayken; bizzat Metin Oktay'ın ifade ederek kendisinin yerini doldurabilecek vuruşlar yaptığını söylediği, bir başka genç forvet Mustafa Kocabey A takıma çıkmış, Doğu Alman forvet Gütschow da transfer edilmiş, ayrıca Konyaspor'dan Suat alınmış ve büyük umutlarla başlanan sezonda TSYD Kupası müzeye götürülmüştü.

Galatasarayımız o sene ligde, averajla da olsa Beşiktaş'ın önünde şampiyon olmayı başarmış, Türkiye Kupası'nı finalde Beşiktaş'ı ekarte ederek kucaklamış ve sezonu oldukça başarılı bir şekilde sonlandırmıştı.

Avrupa'da ise ülkemizi UEFA Kupası'nda temsil eden Galatasaray; ilk turda Katowice'yi elemiş, ardından o dönemin güçlü alman takımı Eintracht Frankfurt'u geçmiş, sonraki turda her ne kadar ikinci maçta 3-2 yenmeyi başarsa da ilk maçta aldığı 3-1'lik yenilgi yüzünden AS Roma'ya elenmekten kurtulamıyordu.

1991-1992 sezonu başında anlaşma yapılan Umbro ise hala forma tedarikçimiz olarak devam ediyordu. Reklamımız ise, 1991-1992 yılında Avrupa Kupası maçlarında giymeye başladığımız Show TV (bu sefer lig maçlarında kullanılıyordu), Avrupa Kupası maçlarında ise yine bir başka Erol Aksoy firması olan Emek Sigorta.

Bir önceki sezonun fantastik formalarının ardından Galatasarayımız parçalı formasına geri dönmüş ve iki farklı yaka tipli iki parçalı formanın haricinde bir adet de düz sarı forma giyilmiş çoğunlukla, ayrıca tek maçlığına da olsa, Avrupa Kupası maçında giyilen beyaz forma ekolü devam ettirilmiş.. Bununla birlikte, Milliyet Gazetesi Arşivi sağolsun, bir başka formanın daha sadece bir maçlığına giyilmiş olduğunu da tespit ettik ki, onu da yine en sona saklayalım.

Gelelim formalarımıza:

- 1 -

Galatasarayımızın bu sezonda en çok giydiği parçalı forma, pek çoğunuzun da bildiği üzere, açık bir V yaka tipli olan bu forma. Sezonun neredeyse yarısında giyilmiş olan bu formanın, o dönemki Umbro kumaşlarında görmeye alışık olmadığımız bir kumaş deseni bulunmakta.

Bu forma da sadece bu sezona özgü. Bu sezondan sonra giyilmemiş bir daha. Umbro döneminin kimi karışıklıklarına rağmen, bu parçalı bir kaç aylık serüveniyle kalmış.






Sezon başından itibaren 20 maçlık bir periyodda sürekli giymiş olduğumuz bu formada, gördüğünüz üzere amblem kumaş üstü nakıştan hazırlanmış olup, formaya dikilmişti. Formanın altında genellikle kırmızı, bazen de sarı şort tercih edilmiş.

Ayrıca bu formayı Aralık ayından sonra giymemişiz bir daha. Bu da ilginç.

- 2 -

Bu formadan sonra, yine bir parçalı giydi Galatasaray, maçlarının çoğunda.

Bu formanın kumaşı, yukarıdaki parçalıdan farklı, amblemi ise tıpkı yukarıdaki parçalıda kullanılandan olduğu kadar, daha önceki sezonlarda giydiğimiz ve hatta 93 sonrası neredeyse tüm formalarımızda kullanılan yuvarlak kabartma amblemler de kullanılmış.

Formanın yaka kısmı, daha sonraki sezonlarda Umbro tarafından üretilen formalar gibi kırmızı ve çıtçıtlı. Bu parçalı da genellikle kırmızı veya sarı şortla giyilmiş.





Bu formamız da mart ayından sonraki tüm maçlarda yerini sarı formamıza bırakmışsa da, 1993-1994 sezonunda ve 1994-1995 sezonunda aynı tasarımı görebiliyoruz (kumaşı, deseni farklı olsa da), Türk Bayraklı haliyle.

- 3 -

Galatasarayımızın bu sezon en çok giydiği 3. forma ise, her ne kadar parçalılar kadar çok giyilmemiş olsa da, yine bu üstüste gelen 2 şampiyonluk dönemiyle zihinlere kazınan, düz sarı forma.

Formanın yakası kırmızı ve bu kırmızının içinden geçen sarı bir şerit var. Kimi formalarda bu sarı şerit yakanın tam ucunda yer alırken, kimilerinde görüyoruz ki yakanın ucuna yakın bir kısmında.

Ayrıca kullanılan amblemlerde ise yine bir tutarlılık yok ne yazık ki. Kimi formada tıpkı 1991-1992 sezonu formalarındaki gibi doğrudan nakış logo, kimi formalarda 1 numaralı parçalıdaki gibi dikiş bir amblem, kimi formalarda ise yine yuvarlak kabartmalı logo. Forma genellikle sarı şort ve sarı çorapla giyilmiş.





Bu formayı da 1993-1994 ve 1994-1995 sezonunda, farklı yaka tasarımı ve kumaş deseni farklılıkları ile , Türk Bayrağı eklenmiş haliyle görebiliyoruz.

- 4 -

Gelelim bir başka "efsane" formaya... Bu formamız da ne yazık ki sadece bir maçlığına giyilmiş ve efsaneler arasındaki yerini almış.

Formanın aslında şekil olarak pek bir özelliği olmasa da, sadeliği ve beyazın asaleti, Galatasaray'a yakışması ile kendisini buluyor adeta.

Sadece 29 Eylül 1992 tarihindeki UEFA Kupası maçında, Katowice'ye karşı giyilmiş. Yakalar ve numara kırmızı, şort ve çorap da öyle. Formadaki tek sarı detaylar, amblemimizde ve yakaların kenarındaki sarılar.

Sade, hoş ve koleksiyonerler için bulunmaz nimet...




- 5 -

Yine bir başka bir maçlık forma daha!

Üstelik, biz bu formayı aslında bir sezon sonra, yine başka "bir" maçta giyildiğini sanıyorduk, ama Milliyet Gazetesi arşivi, yanıldığımızı ortaya koydu ve bizi fazlasıyla şaşırttı.

Evet, bu formayı ilk defa 29 Eylül 1993 tarihindeki Şampiyonlar Ligi eleme maçında, Cork City karşısında giyilmiş diye biliyorduk.

Halbuki ilk olarak bir lig maçında, Show TV reklamı ile 29 Kasım 1992 tarihindeki Konyaspor maçında giyilmiş. Fotoğraf her ne kadar net olmasa da, formayı ortaya koyması açısından yeterli.




Amblem bildiğiniz gibi, tıpkı 1991-1992 sezonu formalarındaki gibi nakış olarak formaya işlenmiş. Bu forma da yine bu açıdan 1991-1995 arasındaki Umbro döneminin amblem konusundaki tutarsızlığını ortaya koyar nitelikte. Kollar sarı, yaka bağcıklı ve yakanın etrafındaki yuvarlak alan sarı. Formanın yakaları ise kırmızı ve çıtçıtlı.

Bence kesinlikle döneminin ilerisinde ve oldukça şık bir forma. Beşiktaş'ın son 5-6 sezondur "nostalji" çerçevesinde giydiği formasını andırıyor. Keşke günümüzde de bu tip bir forma tasarlansa arada, biz de nostaljik atıflar yapsak adam akıllı.

Resim Kaynak: Milliyet Arşiv

PARÇALI !


Dün Real Madrid Racing Santander maçını izleyenler Racing formasını görmüşlerdir. Benim uzun yıllardır gördüğüm en ilginç tasarımlardan biri. Aslında sezon başı formaları tanıtıldığında dikkatimi çekmişti fakat buraya koyacak güzel fotosunu bulamamıştım bu formanın.


Forma bir insanı tamamen ortadan ayırmış, bir tarafı siyah bir tarafı yeşil ve bu parçalı düzen çoraba kadar kullanılmış. Maçta bazen 3 ayrı takım varmış gibi gözüküyordu, çünkü Racing'li bir futbolcu sağa yada sola tam döndüğünde düz siyah veya düz yeşil formalı bir takım sahadaymış gibi gözüküyor.

Şortun üst kısmından biraz parçalı tasarım belli oluyor.

Galatasaray da 1991 yılında Cumhurbaşkanlığı kupasında, Beşiktaş ile oynadığı maça parçalı şort ile çıkmıştı. Forma üstüne uygun bir şekilde, şortun bir paçası sarı diğer paçası kırmızıydı. Bu formanın üst resmi var fakat şortla beraber çekilmiş net bir resmini bulamadım henüz. Bulan, bilen, gören varsa ve paylaşırsa süper olur. Racing bizim tek maç giydiğimiz bu tarzı daha da geliştirmiş, çorabın birini yeşil diğerini siyah yapmış. Bizim 2 çorap da aynı renkti ve düz kırmızıydı.


Beşiktaş Formalı'nın şortuna dikkat edin. Bulabildiğim en net resim bu. İşte Parçalı şortumuz, fakat üzerinde Beşiktaş forması var :)

19 Kasım 2009 Perşembe

ANKET SONUCU "İMZALI FORMA SEVER MİSİNİZ ?"


Merakım üzerine açılmış olan anketin sonuçları yukarıdaki resimde görüldüğü gibidir. Anketi açarken de söylemiştim, soruyu biraz yumuşatıp sadece Evet ve Hayır seçeneklerinden oluşturmayıp, 2 şık daha eklemiştim. Bu konuda görüşü kesin olanlar zaten ilk 2 şıktan birini işaretlemişlerdir, fakat sonuçlar yakın olsa da ilk sırayı "Sevdiğim bir kişi ve Sevdiğim bir forma olursa neden olmasın" şıkkı aldı. Kendi yaptığım anketleri işaretleme gibi de bir huyum var benim :) Ben de o 3. şıkkı işaretlemiştim. Bir diğer anketimiz olan Marka anketi daha uzunca bir süre devam edecek.

18 Kasım 2009 Çarşamba

"YÜZDE 70" GALATASARAY TÜRKİYE'DİR

mami'nin yaptığı güzel bir derleme. Dünya'dan Galatasaray manzaraları. Resim Kaynak: muharrembelge.blogspot

Az önce Sabah Gazetesinde bir haber okudum. Boğaziçi Üniversitesi Avrupa Çalışmaları Merkezi ve Madrid Üniversitesi ortaklaşa 5 Avrupa ülkesinde bir kamuoyu yoklaması yapmış. Konu futbol değil, fakat sonuç olarak Galatasaray büyük bir üstünlükle boy göstermiş bu araştırmada. Peki konu ne ? Haberin devamı için Tıklayın

Londra'da Adidas Mağazası

Konu Türkiye'yi hangi sembollerle tanıyorsunuz. Görüldüğü üzere sporla falan alakalı değil, oldukça genel bir soru. Yani Orhan Pamuk da çıkabilir bu anketten, baklava da... 5 Avrupa ülkesinin insanlarına işte bu soruyu sormuşlar ve katılımcıların %91'i İstanbul demiş ve yine aynı katılımcıların %70'i de Türkiye'yi Galatasaray ile tanıdığını söylemiş. Bunda zaten şaşılacak bir şey yok. Adnan Polatın da dediği gibi Galatasaray Türkiye'dir. Asya ve Afrika'da da yapsan bu anketi sonuç aynı olacaktır. Dünyayı sallayan ve Ülkemizin tanınmasında büyük katkısı olan bir simgedir Galatasaray. Dedim ya şaşılacak bir sonuç değil. Zaten konumuz da bu değil.

Brezilya'da bir çarşı

Bu haberi okuduktan sonra merak ettim. Hani bizler yabancı takım formalarına pek meraklıyızdır. Acaba bu Avrupa insanları da gidip bir Adidas Store'dan Galatasaray formaları alıyorlar mıdır ? Yurtdışında yaşayan insanlarımız tabi ki alıyordur da, bahsetmek istediğim Türk olmayan bir kişi de bizim formalarımızı alıyor mudur ? Tabi ki alıyordur da acaba nedir bunun oranı ? Bir Barcelona kadar değildir elbette, ancak bir Valencia'dan fazla mıdır, az mıdır ? Merak ettim paylaşayım dedim. Ben bir kaç yabancı koleksiyoncu tanıdığımda Galatasaray forması olduğunu biliyorum. Hem de ben teşvik etmedim, zaten tanışmadan önce almışlardı. Turistik şehirlerimizde gezinirken de üzerinde Galatasaray forması olan yabancı insanlar görmüşlüğüm vardır çokça. Yurtdışından bizi takip edenler yorumlarınızı bekliyorum.

17 Kasım 2009 Salı

Forma Geleneği

Önce sizi şurdan alayım, yan tarafa... Bu yazıyı okumak için, önce o linke bakmanız gereklidir, o yüzden ufak bi zahmet verdirdik, kusura bakmayınız.

Efenim biz hep burda kendi kendimize yazılar yazarken, şunu söylüyoruz:takımımızın bir forma düzeni, bir forma geleneği olmalıdır. Genel olarak giyilecek, çıkacak formalar belli olmalıdır. Yeni bir forma giyilecekse de, her sene zırt-pırt yeni iş olmaz, birkaç senede bir yapılır. Beğenilirse o da dahil edilir.
Mesela bugün de bir arkadaşla muhabbetimizde laf arasında geçtiği gibi, bir Mançester Yunaytıd taraftarı, sezon başlarken "lan bizim bu sene düz kırmızımız çıkacak mı?" veya "abi bu sene beyaz giyer miyiz yeaovvv?" gibi endişelere düşmez. Bilir az-çok ne olacağını. Diğer forma da siyah olmazsa mavi olur.

Şimdi o tabloda da gördüğünüz gibi, Barcelona'nın bu konuda bir geleneği var. Yani adamlar turuncu away yaparken, kimse "niye bu adamlar turuncu forma yapıyo lan, biz top muyuz" filan demiyor. Biliyor çünkü. Bir sebebi var.
Ya da parçalı. Orada görüldüğü gibi, Barça'nın ilk forması parçalı. Bu sebepten de, 100. yılda olduğu gibi, bazen parçalı giyiyorlar. Geçen sene de tesadüf müdür, 110. yıl kutlamasına giydiklerinden midir, tarihlerinin en başarılı sezonlarında da parçalı giymiş oldular, hoş oldu.
Geçen 2 sezon giydikleri açık mavi'nin bile bir tarihsel kökeni var.

Bütün o away formalar, sarı, turuncu, açık mavi, hatta son dönem kullanılmasa da (bu dönemde gelebilir aslında), yeşilin bile bir kökeni var, eskide kullanılmışlığı var. O yüzden de, farklı renk/alternatif forma gerektiğinde, yeni işler yapmak gerekmiyor, şöyle bir gerilere gidince, zaten ne yapman gerektiği ortada. Bu sene ilk away olarak turuncumsu bir formayı seçerken, eskiden öyle bir formanın varolmasına dayanarak, bunu yapıyor.
Bizim söylemek istediğimiz de, Galatasarayımızın da, bu tip bir forma düzenine sahip olması gerektiği, her köklü ve büyük kulüp gibi. Bu iş için öncelik, parçalı formanın sabitlenmesinde. Emin olmalıyız her sezon parçalının giyileceğinden. Arkasından beyazın sabitlenmesi, ki bu konu belki en sağlamı, ilginç şekilde. Bir de 2. away hususunda, siyah veya koyu gri'nin olması. O olmasa bile koyu renk bir formanın, 3. formanın yerini doldurması.

16 Kasım 2009 Pazartesi

Galatasaray'a Uygun Away Formalar-4


O kadar uygun ki, al direkt giy. Mesela bunun dikey şeritli versiyonunu giyebiliriz. Şimdi tabii şu anki vaziyete bakınca, aslında basit olmasına rağmen bunun da olma ihtimali az ama, çok ideal yani. Bunun gerçekleşme ihtimali için, bizim önce bir sarı-kırmızı'dan izole away formalara geçiş yapmamız lazım.

14 Kasım 2009 Cumartesi

KUMAŞA İŞLENMİŞ DESENLER


Sade bir formayı daha güzel hale sokmanın 2 yolu vardır. 1.si; Formanın üzerine çizgiler, şeritler, bantlar vs... geçersiniz ki bunun 2 yolu, ya formaya bunları dikmek (bkz 02-03 Umbrolar), ya da forma kumaşının üzerine farklı bir boyayla, kumaşla bütün şekiller yapmak. 2. yol ise; sade formanın kumaşının üzerine desenler işlemek (Kabartmalı veya kabartmasız) ki yazacağım konu bu 2. olay.


1. duruma küçükçe değineyim, esas konumuz olmasa da. Mesela bu sene düz sade formanın nasıl güzelleşebileceğine çok iyi bir örnek olarak Manchester United Home formasını verebilirim. Kırmızı Şeytanların o alıştığımız düz kırmızı formalarına biraz hareket kazandırmak için V şeklinde bir bant geçilmiş ve güzel bir hava yakalanmış formada bana göre. Ayrıca Fenerbahçe'nin bu sezonki Arma forması da buna güzel bir örnek. Ya da Galatasaray'dan örnek verecek olursak, 03-04 beyaz ve 04-05 füme formaları da bu ilk yöntem ile güzelleşmişler. Bu örnekler sadece benim beğendiklerim. Yoksa bu yöntem ile hemen her sene formalarımıza renk katılıyor, çok sık kullanılan bir durum. Bu yöntem "formayı güzel hale sokmanın 2 yolu vardır"ın ilki.



2. yolu ise, esas konumuz olan formaya işlenmiş desenler. Düz bir formaya geçilecek kabartmalı veya düz şekilde, kumaşa işlenmiş desenler... Bence bir formayı, hem de çok düz bir formayı, mükemmel hale getirebilir bu desenler...


Bir önceki yazımda En güzel Adidas kalıbından bahsederken ve Milli takımların Dünya Kupasında giyeceği formaları gösterirken, 2 ortak özellikten bahsetmiştim. İlki kalıplarının aynı olmasıydı, onu anlattık, 2.sine daha sonra değineceğim demiştim hatırlarsanız. İşte bu 2. durum Adidas'ın Milli Takım formalarına uyguladığı desenler. Her formanın üzerine farklı desenler işlenmiş. Kimisi kabartmalı, kimisi parlak ve geometrik şekilli desenler... Bu tarz da aslında Adidas'ın çok uzun süredir uzak durduğu bir tarz. Genelde Adidas formalarında desen görülmezdi bugüne kadar. Anlaşılan formalar hem teknolojileri, hem de görünümleri itibariyle çağ atlıyorlar, çünkü Adidas bile bu değişime gidiyorsa bir şeyler değişiyor demektir.


Benim istediğim de zaten bu desenlerin Galatasaray Formalarında kullanılması. 90'ların başlarındaki Umbrolar, hatta ortalarındaki Adidaslar da bile o dönemi yansıtan desenler bulunmaktaydı. Hatta Umbro formalarımızın bazılarında kumaşa işlenmiş GS armaları ile oluşturulmuş desenler de vardı. Şimdi Adidas'ın Dünya Kupası formalarına bakınca biraz ümitlendim açıkçası. Tabi bu işin 2 olayı var, onu da açalım. Adidas'ın kendi kalıplarındaki desenler ve Tasarım ekiplerinin kendilerinin koyduğu desenler olarak bir kez daha 2'ye ayıralım bu durumu.

Adidas'ın 90'ların ortalarında kullandığı kendinden desenli kumaş tipi

Yukarıda ki resme bakacak olursak, 90'ların formalarında Addias olsun Umbro olsun her markanın kumaşına işlenmiş desenleri vardı. Yani her takıma yapılan formaların kumaşlarında bu desenleri görmek mümkündü. Ayrıca bir de Tasarım ekiplerinin kendilerinin koydukları desenler vardı mesela GS armalı formamız gibi (Onun da resmi aşağıda)... Şimdiki Adidaslarda da bu 2 durumu gözledim ben. Adidas'ın hem kendi fabrikasında, kumaşına işlediği desenlerden formalar tasarlanabilir, hem de başlığın ilk resminde kullandığım Rusya'da görüldüğü üzere, tasarım ekiplerinin kendilerine özgün yerleştirdiği desenler görülebilir.

Bu formanın kumaşına işlenmiş Galatasaray Arma desenleri var

Yani Gsstore yapacaksa yapacak bunu ya kendileri formalara desenler işleyecekler, ya da Adidas'tan desenli kumaşları alacaklar. Yoksa yine düz kumaşa sahip formalar giyeceğiz. Ancak beni umutlandıran bir durum bu sene mor formada yaşandı. Gerçi mor formadaki çizgiler Adidas'ın uyguladığı bir olay, isteyen koyuyor isteyen koymuyor, fakat yinede kumaşa işlenen bu ince çizgiler (desen olarak, yani yukarıda bahsettiğimiz ilk durum gibi değil) beni tam tatmin etmese de yine de formayı farklı kıldı. Umuyorum gelecek sezon bu Milli takım formalarına uygulanan tarzda yaratıcı ve formayı bambaşka kılan desenler kumaşlarımıza işlenir. Örneğin bu seneki Parçalı formamıza veya beyaz formamıza Meksika veya Japonya formalarına benzer desenler işlenseydi çok daha güzel olabilirlerdi. Umuyorum gelecek sene 90'ları hatırlarız ve desenleri formalarımıza işleriz. Tabi benim dileğim bize özgü kabartmalı desenler tasarlanması, Adidas'tan hazıra kaçmayalım.

Başlı başına geometrik olan formanın kumaş içine işlenmiş desenleri de geometrik

HANGİ MARKA OLSUN İSTERDİNİZ ? ANKET

Diyelim seneye Adidas ile olan sözleşmemiz bitecek. Galatasaray Formalarımızı hangi firma üretsin isterDiniz ? Adidas oldukça güzel, devam edelim mi dersiniz, Nike olsun bir yenilik olsun mu dersiniz, Lotto'ya bir şans daha verelim, ya da Umbro bize yakışıyor mu dersiniz ? Kappa ve Puma farklıdır, bize uyar mı dersiniz ? Bir de tabi çok firma olduğundan diğer şıkkı ekledim.

Sizin bu konudaki tercihiniz nedir, merak ediyoruz.

13 Kasım 2009 Cuma

ADIDAS'IN EN GÜZEL KALIBI


Bildiğiniz üzere Dünya Kupası yaklaşmakta ve Milli Takımlar da yavaş yavaş formalarını gün yüzüne çıkarmaya başlamış durumdalar. Aslında bu işe Milli Takımlardan çok markalar karar veriyorlar. Geçtiğimiz ay Puma formalarını tanıttı, bu ay da Adidas formalarını tanıtıyor. Tabi özellikle Dünya Kupasına katılan takımların formaları ilgi çekiyor fakat, aslında bütün takımların formaları yavaş yavaş yenileniyor. Şimdilik sessiz kalan tek büyük marka Nike. Doğal olarak henüz Nike giyen ve Dünya kupasına katılacak takımların formaları tanıtılmadı, o da zannediyorum bu ay sonunda tanıtılır. E hepsi sırayla olacak tabi ki.

ALMANYA

Gelelim benim dikkatimi çeken ve Galatasaray ile ilgili olan konuya. Adidas kullanan bazı Milli Takımlar'ın formalarını yazımda paragraflar arasında göreceksiniz. Bu formaların 2 ortak özelliği var. 1'i şimdi bahsedeceğim forma kesimi durumu, diğeri ise daha sonra yazacağım bir konu, onu şimdilik geçelim.

RUSYA

Galatasaray sezon başı Parçalı formasını tasarlarken Adidas kalıplarından bir tanesini seçti ve bu kalıbın üzerine tasarımını oturtturarak Home formamızı yarattı. Çok defa tekrar ettik, formamızı beğenenler ve beğenmeyenler için bir kez daha hatırlatmakta fayda var. Bu formamızı tasarlayan ekip tamamen GSstore ekibidir, Adidas'ın bu işle bir alakası yoktur. Onlar belirli kalıpları bize sunarlar, geri kalan herşey bize aittir. İşte geçen sezonun 2. yarısında Adidas ekibi 09-10 sezonu için belli kalıplar hazırlamış ve kulüplerin tasarım ekiplerine bunları sunmuştu. Bahsetmek istediğim olay da buradan sonra başlıyor zaten. Kalıp durumu.

İSPANYA

Formayı seversiniz sevmezsiniz. Yakalarını, iç ve dış tasarımını, renklerini bir kenara bırakın. Gövde kesimine bakacak olursak, sadece gövde kesimine Adidas'ın bu sene yaratmış olduğu en güzel kalıptır bana göre Parçalı formamızın kalıbı. Hatta bana markayı söylemeseler ben bu kalıbın sahibinin Adidas olduğunu anlamazdım, biraz ters bir kalıp Adidas'a. Gerek dar kesimi, gerekse kollarla gövdeyi dik kesip ayıran dikişleri ile (bkz 100.yıl formamızın kol kesimi) bu seneki en farklı ve en başarılı Adidas kalıbıdır bu forma. Vücuda çok güzel oturan bir kesimi var, insanı daha bir fit gösteriyor. Ben şahsen L giymeme rağmen formanın bu kalıbını gördüğüm zaman gidip Store'dan M bedenini almıştım ve çok da güzel oturdu, tavsiye ederim :). Dediğim gibi bence Adidas'ın 09-10 sezonu için oluşturduğu kalıpların içinde en başarılı bulduğum kesime sahip kalıptır bu kalıp. Tekrar ediyorum en güzel forma değil, en güzel kalıp !. Bu ayrıma dikkat edin. Store tasarımı, kumaş seçimi ve detaylara bakacak olursak en güzel formamız kesinlikle Mor formadır.

MEKSİKA

Şimdi Milli takımlara dönecek olursak, tanıtılan Adidas takımlarının çoğu bizim bu sene Parçalı formamızda kullandığımız kalıbın kesimini kullanmış. Tam olarak bizim kalıp değil fakat hemen hemen aynı kesime sahip. Kupalar öncesi tanıtılan Milli takımların formaları genellikle bir sonraki sezonun kulüp formalarının nasıl olacağına dair bir göstergedir, bir sonraki sezonların kalıplarına rastlayabiliriz. Benim anladığım kadarıyla gelecek sene de, bizim bu sene kullandığımız Parçalı formamızın kalıbıyla aynı kesime sahip kalıp çıkartacak Adidas. Dediğim şudur; İlk çıktığından beri çok farklı bulduğum bu kalıbı anlaşılan ülke takımları da beğenmişler ve kullanmışlar. Hatta Adidas'ın merkezi olan Almanya Milli takımının forması bile bu kesime sahip. Adidas da çok beğenmiş olacak ki modernize ederek, aynı kesimi dünya kupasına, doğal olarak da gelecek sezon kulüp takımlarına uyarlamış.

GÜNEY AFRİKA

Bu güzel seçimden dolayı GSStore ekibini kutlamak isterim.

Bu sezon bizimle aynı kalıbı veya kesimi kullanan kulüplerin bazılarını da aşağıda görebilirsiniz.

09-10 Liverpool Away

09-10 Bayern Münih Home

09-10 Chelsea Home

09-10 Salzburg Home

Dikkat ederseniz yakaların hepsi farklı. bazılarında kollarının ucu farklı ve gövdede dikiş var, Fakat formanın genel gövde kesimi aynı. İşte bizim Parçalı formamızın da yakası, şuyu buyu farklı olmasına rağmen kesim bu formalarla aynı. Yakayı formaya oturtturan, hangi yaka olacağına karar veren GSstore tasarım ekibidir.

Bu arada Adidas'ın bu sezonki en beğendiğim 2. kalıbı hakkında da yazacağım ileriki günlerde. 2. sırayı alan kalıp bizim Mor formamızın ki. Aynı kalıbı Real Madrid Home formasında da görebilirsiniz. Galatasaray'ın bu sezonki formalarını beğenmeyebilirsiniz ancak, bence GSStore ekibi Adidas'ın bu sezon için tasarladığı en güzel 2 kalıbı seçerek iyi bir iş çıkarmış. Tasarım da bu kadar başarılı olsaydı geçen sezonu gölgede bırakabilirdik.
Copyright © 2010-2014 galatasarayformalari.com - Tüm Hakları Saklıdır