Dik

Pazar günü feci heyecanlı bir maç oldu. İkinciyle fark 9. İşler iyi gidiyor. Maç öncesi harika bir koreografi. Ama maalesef çıkıntılık yapmak zorundayım.

Bu muhteşem, yıllar boyu hatırlanacak, belki ülke futbol tarihinin en iyisi olan koreografide oyuncuların ayağında beyaz çorap görüyoruz. Olması gereken -ve takımımızın da bir türlü giyemediği- kombinasyonu yine göremiyoruz.

Şu üzücü; bu işe imza atanlar tribünden insanlar, belli ki müdavimler. Onların bu konuda hata yapması iyiye alamet değil açıkçası. Umarız ilerde bu tip koreografilerde forma hususunda daha dikkatli olunur.

2011 2012 Kadın Basketbol Formalarımız

PARÇALI

BEYAZ

KIRMIZI

Sezon Başı Kullanılan Hazırlık Maçı Forması

Son Topa Kadar

GS Store, basketbol takımlarımızın başarılarına kayıtsız kalamadı herhalde de Galatasaray'ın bir "spor" kulübü olduğunu hatırladı. Günlük kullanıma uygun futbol temalı olmayan ürünlerin tasarım açısından çok zayıf olması birçok taraftarın sorunu. Yüksek fiyatları da cabası. Güzel ürünlerse daha çok futbol takımımız temalıydı. Nurettin Kantarelli'nin kaliteyi yükselteceğiz, uygun fiyatlı ürünler çıkacak mesajlı demeçleri malum. Bu açıdan imkansızı gerçekleştiren basketbol takımımıza yönelik böyle ürünlerin çıkması çok hoş. Tasarımı da fiyatı da güzel ikisinin de. Tişörtü almak için buradan, atkıyı almak için buradan buyurun. Bu arada ekmek kızartma makinemizi de unutmayalım.

2011 2012 Tekerlekli Sandalye Basketbol Formalarımız

Forma tedarikçimiz Sportive firması. Formaların tasarımı sade ve güzel de, bu takım sadece Galatasaray'ın değil, Türk sporunun -bence tüm zamanlarda- en başarılı takımı. Branşında Dünya'nın en iyi takımı. Benim gözüm sarı kırmızı rengi arıyor bu formalara bakınca. Çok daha fazla özeni hak ediyor bu sporcular. Bir sezon boyunca resmi siteye fotoğrafları konulan maç sayısı bile bir elin parmaklarını geçmiyor.

İÇ SAHA

DIŞ SAHA

Formaya Uygun Ceket

Takımımız maçlar öncesinde seremoniye N98 ceketlerle çıkıyor. Taraftarın sabırsızlıkla beklediği ürünlerin başında geliyordu bu ceketler. Tarihimizde uygulanmış, çok güzel bir olay. Ceketler de formalarla uyumluluk gösteriyor Nike takımlarında. (Bu sezonu geçiş sezonu olarak kabul edersek, bizde öyle bir durum yok.) Önümüzdeki sezon çıkacak parçalı forma için bu tarzda bir ceket de çıkarılmalı. Yüksek bir satış rakamı sağlayacağını düşünüyorum.

*Tasarım forumumuzdan b.return'e aittir.

Benziyor mu? 3

Galatasaray 1998 1999

Lyon 1998 1999

Forma resmi classicfootballshirts'ten.

İki Kıyas

Toplumumuzun, Atatürk'ün ünlü sözündeki "muasır medeniyetler seviyesi"ne her alanda olduğu gibi spor alanında da ulaşabilmesi için örnek alması gereken yolun Avrupa'dan geçtiği aşikar. Ülkemizdeki spor anlayışının da %80'inden fazlası futbola ayrıldığı için -spor gazetelerinin sayfa dağılımı örnektir- futbol kültürünün temel ögelerinden olan forma kültüründe de Avrupa ligleri bizden çok çok ileri. Bu durumun ekonomiyle de alakası yok, sadece büyük Avrupa ülkelerinden geride değiliz sonuçta. Forma kültürümüzü oluştururken temel almamız gereken yer de, topa ilk vurulan o ada. Şimdi adadaki forma kültürüyle bizimkisini biraz kıyaslayacağım.

Premier Lig'de Sunderland - Arsenal maçı. Süper Lig'de Galatasaray - Kayserispor maçı. İngiltere'de deplasmanda oynayan takım, iç sahada oynayan rakibinin formasına göre forma giyer. Şortunu ve çorabını da, iç sahadaki takımın klasik kombinasyonunu bozmayacak şekilde seçer. Süper Lig'de neredeyse hiç göremediğimiz bir durum. Bizde ya iç saha takımı şortunu, o da olmadı formasını değiştirir (şuan oynanan maçta olduğu gibi); yada deplasman takımı gereksiz, kendi renklerinden biriyle tasarlanmış bir formayla işi kıvırır. Bizim maçtaki durum da bu. Kayserispor 6 sezondur siyah forma çıkarıyor. Bu dönemde beyaz formalarını beyazdan başka bir renkte şort ve çorapla giydiklerini hatırlamıyorum. Madem kombinasyon yapmıyorlar, bu maçta biz parçalının altına beyaz şort giyerken onlar da siyah formalarını giyebilirdi. İlla beyaz mı giyeceksin? O zaman rakibe göre şort giymen lazım. Ülkemizdeki deplasman takıma göre iç saha takımının kombinasyonunu seçmesi olayının son bulması lazım artık.

Premier Lig'de Aston Villa - Manchester City maçı. Süper Lig'de Orduspor - Galatasaray maçı. İngilizler iç saha kombinasyonlarını değiştirmeyi pek sevmezler. Özellikle son sezonlarda iki takımın da beyaz şort giydiği maçlara sık sık rastlıyoruz. 60'larda ve 70'lerde olduğu gibi önemli olan çorabın farklılığı, hakemler karıştırmasın diye. Bu maçsa uç bir örnek. City deplasman formasını giymesine rağmen, iç saha takımıyla aynı renk şort kullanmış. Hem de bu formanın asıl şortu beyaz değil. Deplasman formalarında farklı şortlar kullanılabilir. Hem tekdüzeliği bozar, hem de kombinasyon zenginliği olur; gözümüz gönlümüz açılır. Takım sarı formayı kırmızı şortla giyince mutlu olan, heyecanlanan bir bloguz biz. Deplasman formasında hep aynı renk şort giymemek normaldir, rakibe göre değişir. Hatta iç saha takımının beyaz şort giymesi koşuluyla  deplasmanda parçalı giydiğimizde de beyazdan farklı; kırmızı, siyah gibi alternatif şortlar kullanabiliriz (ama işi abartıp bir sezonda birden fazla alternatif şort da kullanılmaz). Sonuçta 30 yılı aşkın bir süredir parçalıyı farklı şortlarla sık sık giyiyoruz, beyaz şort son dört sezonu saymazsak geride kalmıştı. Ama en azından Arena'da veya Kadıköy'de Fenerbahçe'yle oynarken iki takım da beyaz şortunu giymeli. Klasik kombinasyonlarımızı bari dünyanın en büyük derbisi diye övündüğümüz maçlarda karşı karşıya görelim.

Uyumluluk

Daha önce voleybol formalarımızda geçen senenin fontlarının kullanılmasından bahsetmiştik. Forma üzerindeki desenlerle uyumlu bir yazı tipi ancak branşlar arası forma ahengini bozduğundan benim sıcak bakmadığım bir olay. Geçen sezondan kalması da cabası. Bunun yanında amatör branşlarımız için artı bir durum: Stadımızda yeni açılan GS Store'da da basketbol ve voleybol formalarımız, ürünlerimiz satılıyor. Olması mutlaka gereken ve güzel bir uygulama. Satılan ürünlerin üzerine de futbol takımının bu sezon kullandığı fontlar basılmış, bana göre maçlarda da olması gerektiği gibi. İlginç geldi. GS Store'un elinde takımın formalarına basacak kadar geçen senenin numaraları kalmışsa, doğal olarak o yazı tipindeki numaraları satıştaki formalara basması gerekirdi. Ha, elinde basacak numara yoksa neden takım formalarında o fontu kullandın? Sonuçta herhangi bir aksaklık olabilir. Bu durumun nedeninin fontun formayla uyuşması olduğunu düşünüyorum, zira futbol takımının numaraları bu formalarda eğreti durmuş. Ayrıca Errea'nın kullandığı kırmızıyla -ki doğru ton- Nike'ın kırmızısı arasındaki fark da kendini belli etmiş. Bir kulübün formaları arasında uyumluluk bulunması şarttır.

Farkındalık

Ayrıca Aydın Güleş için hazırlanan 3 numaralı dev bir Galatasaray forması, Batı tribününde sergilendi.

Tam parçalı işte. Kulüp de biliyor formamızın nasıl olması gerektiğini. Birinci dereceden kanıtı. Takımın tam parçalı giymemesi için önlerinde duran sebep ne acaba? Seneye tam parçalı istiyoruz.

Kırmızı?

Bu açıdan bakınca forma kırmızı sanki? Blogda, tam parçalı olmayan formaların yandan bakılınca yaratabileceği bu tarz görsel sıkıntılar hakkında yazılar vardı. Bu fotoğraf da somutlaştırdı bu sorunu. Önümüzdeki sezon, konuşulanlar gibi dört parçalı bir forma göreceksek; yine aynı görüntünün yaşanması mümkün. Tam parçalı istiyoruz.

2012-2013 SEZONU FORMA DUYUMLARI GENEL LİNK

20 MAYIS 2012 - GELECEK SEZON FORMALARI İLE KISA KISA BİLGİLER

20 MAYIS 2012 - GELECEK SEZON FORMA DUYUMLARI (3rd HAKKINDA)

21 NİSAN 2012 - GELECEK SENEYE 3 FORMA

16 NİSAN 2012 - 2012-2013 SEZONU FORMA DUYUMLARI

8 NİSAN 2012 - 2012-2013 SEZONU FORMA DUYUMLARI

5 MART 2012 - NIKE'TAN SIZAN FORMALAR HAKKINDA

5 MART 2012 - NIKE'TAN SIZAN BEYAZ VE SİYAH FORMA

5 MART 2012 - NIKE'TAN SIZAN ÇUBUKLU FORMA

4 MART 2012 - 2012-2013 SEZONU TAHMİNİ PARÇALI FORMA

5 ŞUBAT 2012 - 2012-2013 SEZONU İLK FORMA DUYUMLARI

(Yazılara ulaşmak için üzerlerine tıklayın)

2012-2013 SEZONU FORMA DUYUMLARI

Geçen seneden sonra yoğurdu üfleyerek yiyeceğiz. Fakat aldığımız duyumları da yazmadan olmaz. İsteyen inansın, isteyen inanmasın biz bir beklenti yaratmadan aldığımız duyumları yazalım. Bu sefer iki farklı kaynaktan örtüşen bilgiler var. Başlayalım.

Önümüzdeki sezon yine 3 forma göreceğiz. Anlaşılan Nike 4 forma yapmayacak bize. Yapmaması mantıklı zaten. Parçalı-Beyaz-Siyah olmak üzere 3 forma ile karşımıza çıkacaklar. Nike'ın alternatif renklerden uzak durma geleneği devam edecek gibi gözüküyor. Bunun yeni yönetimle de alakası vardır muhtemelen.

Parçalı formanın duyumlara göre 4 parçadan oluşması bekleniyor. Tam parçalı değil yani (Örn: Bu seneki Blackburn forması).  Beyaz detaylar olacağı söyleniyor. Fakat bu tip bilgiler için henüz çok erken sanki.

Beyaz formamıza sonunda kavuşuyoruz. 2008-2009 sezonunda olduğu gibi iki dikey şerit göğüsten aşağıya inecekmiş.

Siyah forma hakkında ise henüz bir bilgi yok. En az bilgiye sahip olunan forma bu forma gibi, hatta siyah olacağından bile şüpheliyim çünkü 2 kaynağın 1'inden bu teyit var.

Şimdilik ilk duyumlar bu yönde. Henüz çok erken. Detaylarda değişmeler, hatta formalarda değişmeler olacaktır, belki fotoğrafları sızabilir. Herşey için çok erken, fakat biz aldığımız duyumları yine de yazalım istedik.

Kaynakları bize ulaştıran sevgili Bora (més) ve Sercan'a çok teşekkür ederim.
Tasarımlar da sevgili més'e aittir. Duyumlara göre TAHMİNİ olarak çizilmişlerdir.

Binya

Selamlar. Normalde şimdi, son birkaç maçta yaptığımız gibi sarı formanın nasıl giyildiğinden bahsetmemiz gerekiyor. Ama bu kez öyle olmayacak. Daha doğrusu, evet, bu kez (daha bir) olması gerektiği gibi, sarı forma-kırmızı şort-sarı çorap ile sahada yer aldık -öyle veya böyle. İnşallah diğer sarı giyildiği zamanlarda da böyle olur, falan filan.

Bu sezon malum, son bilmemkaç sezonun aksine, 3 formamız var. Sarı ve kırmızı haricinde sadece tek renk görülüyor formalarımızda. Siyah. Ve onu da bir kez giydik. Kayseri deplasmanında. Bu maçtan başka bütün maçlarda ana renklerimizden en az biri hep göz önündeydi. "Neden daha fazla siyah giymedik" demeyeceğim, sonuçta 3. forma zaten çok az giyilir. Ama sorun diğer tarafta zaten. Bu sezonki 2. formamız da ana renklerimizden müteşekkil olduğundan, maçlarımızın yüzde 99'unda filan ana renkler vardı üstümüzde başımızda.

Peki. E bu halde biz o olmayan forma kültürüne salladığımız Anadolu takımları gibi olmuyor muyuz? Olmadık mı?

Hadi 4. forma kontenjanında sırıtmıyordu ana renkte yapılan 2. formalar, ama bu kez sarı forma 2. sırada olunca işler değişti. Tabii burada beyaz formaya ne gözle bakıldığı da önemli. Gerek şortta yer alması, gerek zaman içerisinde çok önemli maçlarda bu formayla sahada olunması, -hatta belki- gerek bayrağımızın bir rengi olması, beyaz rengi bizim için bir "3. renk" haline getiriyor. Yani bunlar varken hala beyaz için "alakasız renk", "neden giyiliyor?" diyen varsa da desin. Millet 2.-3. renk arıyor fellik fellik, onu deniyor, bunu deniyor.

Eğer büyük kulüp diyorsak kendimize, bu işleri halletmemiz gerek önce. Kendi renklerinde, sadece bir forman olacak. Ki 2. forma için de zaten şanslıyız; beyaz elimizde. 3. de artık siyah olur, başka renkler denenir, o başka mesele. Bunları oturtmak lazım artık abi. Yapmayın allah aşkına.

Çok dağınık oldu ama neyse artık.

MİSAL

Gelecek sezon bu seneki gibi olmayacak. 2012-2013 sezonu formaları hakkında kesin diyebileceğimiz tek bilgi bu. Bu sezon Nike geçiş dönemi sebebiyle tasarımların yetişmemesi bizi katalog formaları giymeye yöneltti. Kimse memnun değil bu durumdan ancak seneye Nike tasarımcılarının bizler için özel bir şeyler hazırladığını biliyoruz. Bu tasarımlar Galatasaray'a ne kadar uygun olur ? Tam Parçalı gelir mi ? Bunların cevabını vermek güç, ancak kataloglardan hazır tasarım olmayacağını biliyoruz. Tabi ki herkesin dileği Nike tasarımcılarının bizi iyi incelemesi ve bizim tarihimizden gelen esas formamızı yapması. Bu adamların dışarıdan tavsiye almaması yüzünden artık onların insafına kalmış durumdayız. Müthiş tasarımlar yaptıkları ortada, fakat aynı adamlar Barcelona gibi onlara en fazla para kazandıran kulüp olan takıma alakasız formalar da tasarlayabiliyorlar (örn). Kısacası özel tasarım olması illa bizim tarihimizden bir forma olacak olması anlamına gelmiyor, biz sadece olmasını umuyoruz.

Galatasaray Nike'ın özel takımlar listesinde. Belki kulüp takımı değil ancak Brezilya ulusal takımı da öyle. Geçtiğimiz günlerde önümüzdeki yıl giyecekleri formalarını tanıttılar. Tasarım sade, Milli takım forması olduğu için böyle olması normal. Önümüzdeki dönem kataloga da eklenecektir bu forma. Kumaş kalitesi en üst seviyede ancak özel olduğunu görebileceğimiz bir özelliği yok tasarımsal olarak. Düz formaların sorunu işte. Fakat bu formaları gelecek sezon kulüp takımlarında göreceğiz, özel takımlara bu formaların üzerinden özel tasarımlar yapılacak, diğer takımlara ise bunların farklı renkleri kakalanacak.

Forumda sevgili Erkut güzel bir paylaşım yapmış. Gelecek sezon pek çok takımda göreceğimiz bu Brezilya formalarını bize uyarlamış. Nike tasarımcılarının yapacağı iş de aslında bu. Fazlası değil. İşin içinde değiliz tabi. Bilmiyoruz. O sebeple ben anlamıyorum ve kabullenemiyorum. Şu Brezilya tasarımlarına, şu tip bir Galatasaray forması tasarlamak çok mu zor ? Tasarlansa üretimi mi zor ? Önündeki engel ne ? Ben şimdiden bu soruları sorayım, tam parçalı forma gelmezse seneye daha yüksek sesle isyan ederim.

Yakalar uygun, kol uçları uygun. Yapacakları tek şey bütün özel takımlara yaptıkları gibi bu sezona ait sade katalog tasarımına özel detaylar uygulamak. Kısacası Brezilya formasını bizim için tam parçalı hale dönüştürmek. 

Erkut'a da çok teşekkür ederim. Ganso ve Neymar'a da selam. Formalar yakışmış.

Benziyor mu? 2

Galatasaray 2002 2003 

İngiltere 2001 2003 

Lyon 2003 2004

Forma resimleri classicfootballshirts'ten.

Kar ve Antalyaspor

Bugün kar sebebiyle kırmızı şort ve çorap giydiğimizi düşünüyorum. Yoksa beyaz şort ve çorapla çıkardık sahaya herhalde. Klasik parçalı forma - beyaz şort - kırmızı çorap kombinasyonumuzu giyebilseydik de bir sorun olacağını sanmıyorum. Antalyaspor’un da mavi forma tercihi doğru. Bu sezon beyaz formalarını iç saha olarak kullanıyorlar ve Türkiye ligleri için bayağı inanılmaz bir durumu gerçekleştirdiler: Antalya’da oynadıkları on iki maçın on ikisinde de beyaz formayı beyaz şort ve çorapla giydiler. Beyaz forma tercihi yanlış, bu sezonki üç forma arasından iç saha olarak kırmızıyı tercih etmeliydiler; zaten beyaz formaları da diğer iki formalarının aksine geçen sezonun kalıbından. Ama Türkiye için müthiş istikrar. Bu sezon için Galatasaray ve Eskişehirspor dışındaki bütün takımlarının aksine gereksiz forma hazırlamadılar ve Puma gibi büyük bir forma tedarikçisinden yeni sezon kalıplarından forma yaptırarak -kaleci formaları dahil- bu işe önem verdiklerini gösterdiler. Kırmızı ve mavi formalarının bir tek çorapları geçen sezonun kalıbından, o da dikkatimden kaçmadı. :) Deplasman karnelerinde de bir istikrar söz konusu ancak garip bir istikrar: İç saha olarak kabul ettikleri beyaz formayı, deplasman maçlarında pek tercih etmiyorlar. Oynadıkları on dört deplasman maçının dördünde beyaz forma giyebilecekken giymemişler. Dış sahada iki kez tercih ettikleri beyaz formayı da Gaziantep ve Mersin deplasmanlarında (Mersin’de zorunluluktan) kullanmışlar. Diğer on deplasman maçında da giyebiliyorlarsa kırmızı formayı (6 kez), o olmuyorsa bugünkü gibi mavi formayı (4 kez) giymişler.

Yazının konusu Antalyaspor formaları oldu biraz, kusura bakmayın ama Türkiye’de forma kültürü açısından önemli bir gelişme bana göre.